BİRAZ SABIR

Yalnız ülkem, güzel ülkem, çaresiz ülkem.
Nice aşkların, nice sevdaların, nice hasretlerin tarihler boyu umudu oldun ki, adına Anadolu dediler.
Analarımız gibi,
Hem doğurgan, hem de üretken oldun.
Sen doğurdun, hoyratlar kırdı fidanlarını.
Sen ürettin talancılar, arsızlar, hırsızlar çaldı ürettiklerini.
Seni yalnız bıraktılar.
Seni çaresiz bıraktılar.
Seni çırılçıplak ettiler.
Bereketli toprakların üzerinde kral oldular, sultan oldular, padişah oldular.
Nice saltanatlar sürüp çekip gittiler.
Acımasızdılar, zalimdiler.
Yalnız ülkem, güzel ülkem, çaresiz ülkem.
Ne zalime boyun eğdin, ne de zulme.
Seninle birlikte direnenlerin vardı.
Senin sevdanın hamuru ile yoğrulmuş yiğit insanlar.
Onlar ne teslim oldular, ne de boyun büktüler.
Toprağını helalinden ekip, ekmeğini seninle bölüştüler.
Ne seni kırdılar, ne seni incittiler, nede seni aldattılar.
İçlerinde nice kahramanların oldu. Senin adına, senin yüreğindeki sevdayı aşka dönüştürüp direndiler. Yenildiler fakat teslim olmadılar.
İçlerinde senin gibi yalnız bir kahraman vardı ki!
Gözlerinin rengini denizlerinden, saçlarının rengini sonbaharlarından, teninin rengini de toprağından almıştı.
Senin yüreğine adını Mustafa Kemal Atatürk olarak yazdırdı.
Batılı barbar katiller topraklarını işgale geldiklerinde, işte bu kahramanla karşılaştılar.
Yenildiler,
Geldikleri gibi çekip gittiler.
Yalnız ülkem, güzel ülkem, çaresiz ülkem.
Mustafa Kemal Atatürk senin işgal yaralarını bir güzel sardı.
Seni yeni baştan bir güzel donattı.
Toprağının özündeki renklerden oluşan gelinliği sana giydirdi.
Gelinlik ne de güzel yakıştı.
Nede güzel sardı bedenini.
Dostların mutluluk çığlıkları atarken, düşmanların kıskandı. Yürekleri kin doldu, nefret doldu.
Hiç aldırmadı bunlara Mustafa Kemal Atatürk.
Savaşı barışla, barışı da dostlukla buluşturarak yurtta ve dünyada barışın sevdasını bütün cihanla buluşturdu.
Tam 15 yıl konuk kaldı bağrında, 15 yılda sana yakışan ne varsa onu yaptı.
Bir 10 Kasım sabahında seninle sonsuzlukta buluştuğunda milyonlarca sevdalıları ağlıyordu.
Yenilenler bu sonsuzluğu fırsat bildi. İçerdeki işbirlikçileriyle el ele vererek seni yeniden işgal ettiler.
Sana yakışan ne varsa hepsini talan ettiler.
İktidarda bulunanlar topraklarını babalar gibi satmayı adamlık belleyip, seni sattılar.
Zor ve çileli günler yeniden başladı.
Senin sevdanla, sana inanmış insanlar zalimin zulmüyle karşı karşıya.
Zalimler şimdilerde kahramanlarına zulmediyorlar.
Yalnız ülkem, güzel ülkem, çaresiz ülkem.
Mustafa Kemal Atatürk kurduğu Cumhuriyete kimsesizlerin kimsesi adını vermişti.
Bütün umut burada işte, çaresizliğin çözümü de burada.
Ne sen yalnızsın, ne de Mustafa Kemal Atatürk.
Ne umutsuzluk var, ne de yılgınlık.
Bilgisizliğin sömürüldüğü zaman çoktan geçti.
Mustafa Kemal Atatürk adı akıl ve bilim olarak düştü önümüze.
Sonsuza değin onun ışığında yürüyoruz.
Korkumuz yok kimseden.
Ne dünyanın zorbasından ne de onun yerli işbirlikçisinden.
Yalnız ülkem, güzel ülkem, çaresi Mustafa Kemal Atatürk'te olan ülkem.
İnan bize.
Güven bize.
Bu zırva günler gelir geçer.
Ne zorbalar kalır, ne de işbirlikçisi.
Mustafa Kemal Atatürk'ün ışığında yok olur giderler.
Bu zırva günleri şimdiden koy çöplüğüne,
Biraz sabır güzel ülkem, biraz sabır.



Aşur EYLEN


ATTİLLA............................