KeLBaYKuŞ Forum

Geri git   KeLBaYKuŞ Forum > Yaşam & Eğlence > Sağlık


Sağlık - Sağlığımız hakkında bilgileri bulabilirsiniz


Cevapla
 
Seçenekler
  #1 (permalink)  
Alt 29.11.06, 12:48
moonlight - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Genç Baykuş
 
Kaydolma: 26.11.06
Mesajlar: 215
Teşekkürler: 0
Üyeye 5 kez teşekkür edildi
Standart Cildinizi soğuklardan nasıl korursunuz?

Sonbahardaki ani hava değişimleri, cildin savunma mekanizmalarını zayıflatıyor. Soğuk havalarda cilt bakımındaki en önemli nokta; hijyen! Bu mevsimde kil maskesi ile buhar banyosu uygulamak, cildi tazeliyor.

Sonbaharın son günlerinde değişken havayı tüm sertliği ile hissettiğimiz günleri yaşıyoruz. Mevsimlerdeki değişimlerden cildimizin de etkilendiğini artık hepimiz biliyoruz. Yapraklar gibi sararıp solmaması için bu mevsimde, cildimize her zamankinden daha fazla özen göstermemiz gerekiyor. Her yerde, yaz aylarında cildi güneşten korumanın öneminden söz ediliyor. Oysa sonbaharın olumsuz etkilerini ve asıl bu mevsimde cildimizi korumak için yapılması gerekenleri göz ardı ediyoruz. Böyle olunca da, soğuk ve neme, bir de hava kirliliğinin eklenmesi, ciltte kızarıklıklara, yağ üretiminde artışa ve uzun vadede yağlı bir cilt tipinin ortaya çıkmasına neden oluyor. Ancak tüm bu olumsuzluklarla mücadelede, tıbbi desteğin yanında, kozmetiklerden, evde uygulanabilecek basit çözümlere kadar çeşitli seçenekler bulunuyor.

* Neden cilt özellikle sonbaharda sıkıntı çekiyor?
Çünkü, meteorolojik açıdan en istikrarsız mevsim bu. Sürekli ısı iniş ve çıkışları yaşanıyor. Bir gün sıcak ve güneşli hava, ertesi gün soğuk, rüzgar, yağmur ve rutubet artışı... Hava şartlarındaki kısa sürelerde gerçekleşen bu değişimler, vücudumuz gibi, cildimizin de doğal savunma mekanizmalarını ciddi sıkıntıya düşürüyor. Hele bir de hava kirliliğinin beraberinde getirdiği zehirli partikülleri de ekleyecek olursak, tüm mevsimler içinde neden en çok sonbaharda cildimizin acı çektiğini anlamak zor olmamalı.

* Yılın bu mevsiminde cildimiz en sık hangi sorunları yaşıyor?
Kızarıklıklar, egzemalar ve dermatitlerle sıklıkla karşılaşılıyor. Bunların en önemli sorumlusu da, cildin doğal savunmasını sağlamak için salgıladığı 'sebum' adı verilen yağ tabakasıyla karışan, kirli havanın zehirli partikülleri. Bu nedenle, sonbaharda cilt hijyeninin önemi bir kat daha artıyor. Ancak cilt temizliğinin doğru ürünlerle, bilinçli bir şekilde yapılması gerekiyor. Gereğinden fazla agresif davranıldığında, dış etkenlere karşı korumasız kalacak şekilde cilt, koruyucu yağ tabakasını yitiriyor. Aksine, temizlik çok yüzeysel yapıldığındaysa, bu tabaka yukarda sözünü ettiğimiz irritasyonlara sebep olan çok sayıda bakteri için uygun bir ortam oluşturuyor.

* Cildi korumak için neler öneriyoruz?
Öncelikle düzgün bir hijyen öneriliyor, bu da yüzü yıkamakla başlıyor. Pratik açıdan, uygulama zorluğuna rağmen, bilgi olarak burada yüzü yıkamak için kullanılan suyun sertliğinin önemini vurgulamak gerekiyor. 'Sert' bir su, yani içinde çözünmüş mineral yoğunluğu yüksek olan su, cildi daha fazla kurutuyor. Bu nedenle, zaten stres altında olan ciltlerin, 'tatlı, yumuşak' , yani içinde çözünmüş mineral yoğunluğu düşük bir suyla yıkanması öneriliyor. Suyun sertliğini pratik olarak anlamak için en basit yol ise şu: eğer kullanılan sabun, suyun altında hemen ve bolca köpürüyorsa bu, 'tatlı' bir su olduğu anlamını taşıyor, aksi halde su, 'sert' olarak tanımlanıyor. Dolayısıyla, kimi uzmanlar sorunlu ciltleri, mineral yoğunluğu düşük, şişelenmiş içme suyu ile yıkamanın daha doğru olduğunu düşünüyorlar.

* Pratik anlamda evde neler yapılabilir?
Kil maskelerini; 15 dakika süreyle uygulanıp yıkandığı takdirde, hem cildi derinlemesine temizlemesi açısından, hem de temiz, pürüzsüz ve gergin bir cilt sağlaması nedeniyle, belki antik ama halen geçerliliğini koruyan ve kolay ulaşılabilir bir uygulama olarak öneriyoruz. Bununla birlikte, cilt tipine göre, evde yapılabilecek başka pratik uygulamalar da bulunuyor. Örneğin, buhar banyoları... Bir litre suyu kaynattıktan sonra, çadır oluşturacak şekilde başa örtülen havluyla, 20-25 dakika süreyle yüzün buhara tutulması da, cildi temizleyen ve rahatlatan bir uygulama. Yağlı cilde sahip olanların kaynayan suya beş-altı adet nane yaprağı ve soyulmuş limon kabukları, kuru ciltlilerin birkaç papatya çayı poşeti, karma cilde sahip olanların ise, bir kaşık lavanta eklemelerinin, ciltlerine nefes aldıracağını söylemek mümkün.
Alıntı ile Cevapla
Sponsor
Cevapla






© 2013 KeLBaYKuŞ Forum | AtEsH
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 - ©2000-2024 - Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.2.0'e Aittir.
Açılış Tarihi: 29.08.2006