Peki, bir Football Manager oyunu nasıl incelenir? Her tarafından istatistik fışkıran, detaylara boğulmuş, bilmeyen kişiler için bir oyundan çok renkli bir iş programına benzeyen bir oyunun hangi yönünü anlatıp hangi yönlerini oyuncunun keşfetmesine bırakabilirsiniz?
Sanırım burada geçmişten gelen bilgiler ile bu türün hayranlarının en çok sıkıntı yaşadıkları alanlarda yapılan yeniliklerden başlamak en mantıklısı. Aslında bu bağlamda biraz da oyunun teknik tarafına giriş yapıyoruz.
Yıllardan beri çıkan oyun türleri arasında en az sistem gereksinimi belki de menajerlik oyunları için geçerlidir.
Özellikle 3D maçlardan öncesinde sadece yazıların ve tabloların oluştuğu bu düzen için çok eski zamanlarda “Excel’i açıyorsa bu oyunu da açar” türünden sözler söyleniyordu. Fakat bugüne geldiğimizde artık iş biraz daha ciddileştiği için artık o tarz esprileri yapmak o kadar kolay değil. Nitekim bundan önceki birkaç oyunun, özellikle veri tabanının, yarattığı yükten dolayı bir anda o ufacık oyun kocaman bir canavara dönüşmüştü. Dolayısı ile Football Manager 2012’yi ilk açtığınızda sizi karşılayacak ilk yenilik de bu anlamda olacak.
Oldu ya siz illa ki 12-13 tane lig istediniz ve dediniz ki “Kasarsa kassın ben bu oyunu böyle oynarım”.
Fakat bir süre sonra tek bir günü bile, bir saate yakın zamanda geçirdiğinizde içinizde bir pişmanlık hissi doğacak. Şimdi, devam etmek isteseniz buna ömrünüz yetmez, kapatmak isteseniz oynadığınız beş sezon boşa gidecek. O kadar kariyer başarısı, o kadar kupa, vs… İşte Sports Interactive’in bu yeni oyunda size sunduğu en büyük güzellik oyun içerisindeyken lig veya ülke ekleme veya kaldırma seçeneği.
Bence bugün yapılan FM incelemesinin en önemli kısmı burası. Oyunda ne kadar ilerlemiş olursanız olun, dilediğiniz anda oyuna ilk başlarken seçtiğiniz ülkeler içerisinde değişiklik yapma imkanına sahipsiniz. İstediğinizi ülkeyi ya bütün olarak ya da sadece belli bir iki ligini oyuna dahil edebiliyorsunuz