Uyarı

Görmek için lütfen buradan üye olunuz.

İstanbul'da bir dönem önce eylem yapamadan kıskıvrak yakalanan eylemciler yerine, peş peşe meydana gelen terör eylemleri emniyette istihbarat zaafiyeti mi yaşanıyor sorusunu akla getirdi.

İhsan DEMİR - GAZETEPORT

Taksim meydanında çevik kuvvet otobüsüne yönelik gerçekleştirilen canlı bomba eyleminde mucize eseri can kaybı yaşanmadı. Ancak dört polis ağır yaralandı. Toplam 32 vatandaşın yaralandığı olay, İstanbul polisinde istihbarat zaafiyeti yaşandığı iddialarını yeniden gündeme getirdi. Bombacının takipte olduğu iddiaları İçişleri Bakanı tarafından yapılan açıklama ile yalanlandı. Ancak son iki yıl içinde meydana gelen bombalama olaylarında polisin bombacıları takip etmesine rağmen bombalama olaylarının gerçekleşmesi istihbarat zaafiyeti yaşandığı iddialarını yeniden gündeme getirdi.

HÜSEYİN VELİOĞLU'NDAN EL KAİDE'YE
17 Ocak 200 tarihinde Hizbullah'ın lideri Hüseyin Velioğlu'nu Beykoz'daki örgütün hücre evi olarak kullandığı villada ölü olarak ele geçiren, 15-20 Kasım El Kaide'nin saldırılarını birkaç gün içinde çözerek örgüte büyük bir darbe indiren, yıllardır PKK'nın İstanbul'da gerçekleştirmek istediği canlı bombalama eylemlerini önleyerek onlarca canlı bombayı yakalayan İstanbul polisi son dönemde bu tür eylemleri önlemede yetersiz kaldı.

GÜNGÖREN'DE 18 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ PATLAMA
28 Temmuz 2008 tarihinde Güngören'de 17 kişi ve bir doğmamış bebeğin ölümü, 154 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı saldırı olayında 9 kişi yakalandı. 8 kişi tutuklandı. Yargılama halen sürüyor. Yargı aşamasında olayı gerçekleştirdiği ileri sürülen sanığın polisin takibinde olduğu ve gizli tanık 12 tarafından teşhis edildiği, anlaşıldı.

HALKALI'DA ASKERİ SERVİS ARACINA SALDIRI
Halkalı'da 22 Haziran 2010 tarihinde, askeri lojmanlardan hareket eden askeri servis aracına karşı terör örgütü PKK'lı teröristler tarafından düzenlenen bombalı saldırıda 6 kişi hayatını kaybetti. 5'i astsubay biri de astsubay kızı 6 kişinin öldüğü olayla ilgili 13 kişi gözaltına alındı.

SALDIRIDAN 4 AY ÖNCE İZLENMEYE BAŞLANMIŞ
Yapılan soruşturma sonunda, saldırıyı gerçekleştirdiği ileri sürülen PKK/Kongra-Gel terör örgütü adına kırsal alanda faaliyet gösteren örgüt mensupları ile istihbarat sağlayarak, ''Demokratik Kurtuluş Birliği'' içinde kırsal alana eleman aktarımında bulundukları belirlenen şüphelilere yönelik İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinden 18 Şubat 2010 tarihinde alınan teknik takip kararıyla çalışma başlatıldığı belirtildi. Örgüt üyelerinin 18 Şubat 2010 tarihinden itibaren mahkeme kararıyla telefon dinlemesine alınmalarına rağmen 22 Haziran 2010 tarihinde bombalama olayını gerçekleştirdikleri iddianamede ortaya çıktı.

GÖZLER İSTİHBARAT ŞUBESİNDE
İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ı sıkıntıya sokan bu durumun kaynağının İstanbul İstihbarat şubesi olduğu ileri sürülüyor. 2000'li yıllarda polisin yasadışı örgütlere karşı yürüttüğü başarının altında imzası olan şubede çalışan kilit personelin değiştirildiği, ağırlığın Ergenekon soruşturmalarına verildiği, bu yüzden de terör örgütü üyelerinin yeni geliştirdiği örgüt dilinin çözülmesinde geri kalındığı bu birimde daha önce görev yapanların dillendirdiği iddialar arasında.

Devrimci Karargah soruşturması kapsamında tutuklanan emniyet müdürü Hanefi Avcı da yazdığı Haliç'te Yaşayan Simonlar kitabında İstanbul istihbarat Şube Müdürü hakkında bu görev içih yeterli olmadığını ileri sürmüştü.