Deniz canlıları araştırma uzmanları tropikal sularda yaşayan bir denizanası türünün kendi kendini yenileyebildiği ve bu özelliğiyle ölümsüz olduğunu ortaya çıkardı. Denizanası türlerinden Turritoptis Nutricula'ya hücrelerini kendi kendine yenileyebiliyor. Bu gençleşme işlemi sırasında cinsel ilişkiye girmek de canlının hücrelerinin yenilenmesine yardımcı oluyor. Karayip açıklarında bulunarak incelenen ancak dünyadaki tüm tropikal sularda bulunduğu söylenen denizanası türü üzerinde incelemelere başlayan uzmanlar ölümsüzlüğün sırrını araştırıyor. .
Panama'da bulunan Smitsonian Tropikal Araştırmalar Enstitüsü'nden Dr. Maria Miglietta, "Bu olayın bir başka yönü ise ölmeyen bu canlıların sürekli olarak çoğalmasıyla nasıl bir problemle karşılaşılacağı" diyor.
Eşsiz olarak da üreyebilen deniz anaları gövde kısımlarında bulunan bezlerdeki üreme hücrelerini suya döker ve yumurta suda dölleniyor. Döllenme sonucunda yumurta, önce larva sonra polip evrelerinden geçer. Yumurtadan çıkan larvalar polip olarak gelişim geçirdikten sonra bir denizanası haline gelebiliyor. Bazen de polip olarak yaşamını sürdürüyor
"Ölümsüzlük sadece 20 yıl uzakta..."
Bilimadamı Ray Kurzweil nanoteknoloji ve vücudun nasıl çalıştığının daha iyi anlaşılması sayesinde insanların 20 yıl içinde ölümsüz olabileceğini iddia etti.
(Metin Güneş / CNN TÜRK / Londra) -- Daha önce de yeni teknolojileri icat edilmeden önce tahmin eden 61 yaşındaki Amerikalı bilimadamı gen ve bilgisayar teknolojisinin inanılmaz bir hızla ilerlediğini söyledi.
Kurzweil teorik olarak bu ilerleme hızı dikkate alındığında hayati önemdeki organlarımızın nanoteknoloji kullanılarak yenilenmesinin 20 yıl içersinde mümkün olabileceğini söyledi.
Kurzweil bu iddialarının abartılı gibi görünebileceğini ama suni pankreas ve sinir implantasyonunun hali hazırda mümkün olduğunu da sözlerine ekledi.
Kurzweil bu teorisine "Artan Getiri Kanunu" adını veriyor.
İngiliz The Sun gazetesinde bu konuda bir yazısı yayımlanan Kurzweil, “Ben ve birçok başka bilim adamı 20 yıl içersinde vücutlarımızı yeniden programlama imkanına erişmiş olacağımıza inanıyoruz. Böylece yaşlanmayı durdurup, geri çevirebileceğiz. İşte o zaman nanoteknoloji sayesinde sonsuza dek yaşayabileceğiz” dedi.
Eninde sonunda kan hücrelerinin yerini nanostromaların alacağını ve bunların görevlerini kan hücrelerinden bin kat daha etkin bir şekilde yapacağını kaydeden Kurzweil, “25 yıl içinde de olimpiyatlarda 15 dakika boyunca tek bir nefes dahi almadan koşabiliecek ya da saatlerce oksijensiz sualtı dalışı yapabileceğiz” dedi.
Kurzweil, “Biyonik kalp kullanımı yaygınlaşacak ama bu avantajı kullanmayanlar kalp kirizi geçiriyor olsalar bile kan stromları sayesinde hayatta kalıp küçük bir operasyon geçirmek üzere sakin bir şekilde arabalarını kullanarak doktorlarına gidebilecekler” diye yazdı.