Google davası!
AKP, esas savunmasını Anayasa Mahkemesi'ne sundu. Davayı, 'Bilgiler internetten derlenmiş. Bu adeta bir Google davasıdır' diye değerlendirdi
GENEL Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ile Grup başkanvekilleri Sadullah Ergin ve Bekir Bozdağ'ın sunduğu savunma, 402 sayfadan oluştu. Savunmada Başbakan Erdoğan için 118, siyasi yasak istenen 70 AKP için de 100 sayfalık kitapçık oluşturulurken, Gül için özel bir bölüme yer verilmedi.
GİZLİ GÜNDEMİMİZ YOK!
AKP'nin 'laiklik karşıtı faaliyetlerin odağı olmadığı' ve 'gizli veya örtülü hiçbir programı bulunmadığı' ifade edilen savunmada, ilginç benzetmeler de yapıldı. Bunların başında, Başsavcılığın 'niyet okuyuculuğu yapmakla' suçlanması ve davaya internetin ünlü arama motoru Google'ın adının verilmesi yer aldı.
HAYATTAN UZAK LAİKLİK
SAVUNMADA, bu konuda, 'Sunulan dosyalarda yer alan gazete haber ve yorumlarının büyük kısmı, yayınlanmasından yıllar sonra internet yoluyla derlenmiştir. Bu nedenle bu dava adeta bir Google Davası'dır' denildi. AKP, 'Başsavcılığın laiklik anlayışının gercek hayattan uzak olduğunu' da öne sürdü.
Savunma 402 sayfa
AKP, kapatılma davasında yazılı savunmasını Anayasa Mahkemesi'ne sundu. 'Sözlü' için de hazırlık başladı...
AK Parti, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya'nın açtığı kapatma davasına ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunmasını Yüksek Mahkeme'ye sundu. Üç ayrı klasörden oluşan savunmada Başbakan Erdoğan'a yöneltilen suçlamalar için 155 sayfalık bir klasör oluşturulurken, haklarında siyasi yasak istenen 70 AKP için de bir klasör oluşturuldu. Üçüncü klasörde, esas hakkında mütalaada ileri sürülen iddialara yanıt verildi.
ÖZEL BÖLÜM YOK
402 sayfadan oluşan savunmada vurgulanan ana başlıklar şunlar:
- Bu davada partimize yaptırım uygulanmasını gerektirecek haklı hiçbir sebep bulunmamaktadır.
- Hakkımızda açılan bu davadaki bütün verilerin Başsavcılık tarafından 'özgürlük aleyhine' yorumlandığı görülmektedir.
- Başsavcılık, özgürlük lehine yorum yapmak bir yana, adeta 'niyet okuyuculuğu' yaparak olmayan şeyleri varmış, olmayacak şeyleri de olacakmış gibi gösterme çabası içine girmiştir.
- AK Parti'nin altı yıllık iktidarı dönemindeki icraatları, onun, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin teminatı olduğunu açıkça ortaya koymuştur
- İddianamede, partimiz mensuplarına atfedilen söz ve faaliyetlerden bir kısmı, doğruluğu başkaca delillerle desteklenmeden basında haber yapıldığı şekliyle delil olarak gösterilmiştir.
- AK Parti'nin kurulmasından önceki söz ve eylemler partiye isnat edilemez.
- İddianamede, özellikle Başbakan'ın AK Parti'nin kurulmasından yıllar önce söylediği ileri sürülen bazı sözleri ön plana çıkarılarak, Anayasa Mahkemesi üyelerinde psikolojik etki meydana getirilmek istenmektedir.
- Kapatma davası açılmadan önce Cumhurbaşkanı seçilen kişinin, kapatılması istenen siyasi partiyle hukuki ve fiili bağı kalmadığından, dolayısıyla siyasi parti mensubu olmasından söz edilemeyeceğinden, iddianamenin sözü edilen bölümleri dayanaktan yoksundur.
- Yasama sorumsuzluğu kapsamında bulunan sözler delil olarak kullanılamaz.
- Gerçekte olup bitenle hiçbir alakası olmayan iddia ve ithamlardan oluşan iddianame ve esas hakkındaki görüş, partimizi ve onun şahsında milletimizin hür iradesini tasfiye etme projesinin bir parçasıdır.
- Hukuk; kapatma davasında, zaman tünelini siyasal partinin tüzel kişilik kazandığı tarihten geriye işletecek bir mantığı açıkça reddetmektedir.
- Laiklik; bir yaşam biçimi değil, tersine farklı yaşam biçimlerini bir arada ve barış içinde yaşatan prensibin adıdır.
- Düşünce açıklamalarına dayanarak bir siyasi partinin kapatılmasının talep edilmesi özgürlükçü demokratik rejimin ne derece ciddi bir tehlike ile karşı karşıya bulunduğunu gözler önüne sermektedir.
- Hiçbir iddia makamı, bu denli keyfiliği hukuk giysisine büründüremez. Hukuk, her ne ise o dur; Ancak asla bu değildir.
- Partimize yönelik özellikle esas hakkındaki görüşte Başsavcılık tarafından daha yoğun biçimde kullanılan 'hoşgörüsüzlük' ve 'ayrımcılık' isnadı, asılsız ve ağır bir ithamdır ve asla gerçeği yansıtmamaktadır.
- Başsavcı, hem iddianamede hem de esas hakkındaki görüşünde akıl ve mantık kurallarını alt üst edecek şekilde partimizle şiddet arasında bağlantı kurmaya çalışmaktadır.
- Önce dava açmaya karar verilmiş, daha sonra da bunun için delil toplanmıştır.
- İddianameye ek olarak sunulan dosyalarda yer alan gazete haber ve yorumlarının büyük bir kısmı bunların yayınlanmasdan yıllarca sonra internet yoluyla derlenmiştir. Bu nedenle bu dava adeta bir 'Google davası'dır.
- Devletin sosyal, hukuki, siyasi ve ekonomik temel düzenlerini Avrupa hukukuna uyarlayarak modernleştirmiş ve laikliğin ikinci ayağı olan din ve vicdan özgürlüğünün alanını genişletmiş bir partinin, laikliği ihlal ettiğini ileri sürmek ancak bir algılama hatasından kaynaklanmış olabilir.
- Başsavcılığın laiklik anlayışına esas teşkil eden din algısı, gerçek hayattaki sosyolojik din olgusundan uzaktır.
- AİHM içtihadına göre partimizin kapatılması mümkün değildir.
- AK Parti, iktidarda olduğu 6 yılda Anayasal demokratik düzenin temel ilkelerini zedeleyici hiçbir girişimde bulunmamamıştır.
- Partimiz hiçbir partinin devamı değildir. AK Parti'nin ilan ve icra ettiklerinin dışında, gizli veya örtülü hiçbir programı da yoktur.
Bundan sonra ne olacak?
Belirlenecek bir tarihte Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya sözlü açıklama, AK Parti yetkilileri de sözlü savunma yapacak. Anayasa Mahkemesi raportörü, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Raporun, Anayasa Mahkemesi'nin 11 üyesine dağıtılmasının ardından, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç toplantı günü belirleyecek. Üyeler, belirlenen günde bir araya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.
7 oy gerek
AK Parti hakkındaki kapatma davasını 11 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi Heyeti karara bağlayacak. Kapatma kararı için Anayasa Mahkemesi'nin 11 asıl üyesinin en az 7'sinin oyu gerekecek.
|