Isparta
Isparta
Isparta''nın ilkçağlardaki tarihi, öncelikle Pisidia bölgesinin genel tarihi akışı içinde ele alınmalıdır Gerçekte, Isparta ve çevresinde Hititlere ait bazı eserlerin ele geçirilmiş oluşu, bu bölgedeki Hitit hakimiyetine işaret ederse de, Isparta''nın bu devirlerdeki şehir tarihini, tam anlamıyla açıklığa kavuşturmak mümkün değildir
Tarihi dönemlerde Hitit egemenliği altındaki bu bölgeye daha sonra İyonlar ve Lidyalılar hakim olmuşlardır MÖ 546 tarihinde Perslerin, Lidya Devletini yenmesi ve Anadolu''ya hakim olmaları ile Isparta, Perslerin üstünlüğünü kabul etmek zorunda kalmıştır
Büyük İskender, MÖ333 yılında Lidya''yı alarak tarihi Asya seferine başladı Önce Sagalassus’u alan İskender, daha sonra Dinar’a geçerek Pisidia''nın tamamını ülkesine bağlamış oldu
Pisidia, İskender İmparatorluğunun parçalanması ile Seleukos''ların hissesine düştü Daha sonra da Bergama Krallığına bağlandı Bu Krallığın MÖIIyy’da yıkılmasını izleyen günlerde, Romalılar Anadolu''yu ele geçirmiş oldular
Ağlasun’un eski önemini kaybetmesinden sonra Isparta, Pisidia Piskoposluğunun (Daha sonra Rum Metropolitliğinin) Merkezi haline geldi
Roma yönetiminin ikiye ayrılması üzerine Isparta ve çevresi Doğu Roma İmparatorluğuna bağlanmış oldu
TARİH ÖNCESİ DÖNEMLERDE ISPARTA
Yörenin yerleşme tarihi paleolitik dönemle başlamaktadır 1944 yılında Şevket Aziz Kansu döneminde yapılan incelemeler sonucunda, Bozanönü Ovasının ortasında bulunan Kapıini Mağarası, üst paleolitik eserleri vermektedir Keçiborlu’nun Gümüşgün (Baladız) yakınlarında Prof Louis’in yaptığı kazılarda, Mezolitik çağına ait “Mikrolit” adı verilen çakmak taşlarına rastlanmıştır
Tarih öncesi çağın üçüncü dönemi, neolotik devri olmuştur Bu devire ait Yeniköy (ŞKaraağaç) Höyüğündeki buluntular bunu doğrulamaktadırToprak Tol Höyüğü ve Köşktepe’de rastlanan küp mezarlar ile ele geçen başka buluntular, Isparta’daki yerleşimin Kalkolotik dönemde de var olduğunu göstermektedir Kalkolotik dönem sonrası Tunç Kültürleri, Pisidia ovasında oldukça yaygın bir biçimde