KeLBaYKuŞ Forum

Geri git   KeLBaYKuŞ Forum > Kültür & Sanat > Edebiyat > Destanlar ve Efsaneler


Destanlar ve Efsaneler - Tüm destanlar ve efsanelerin yer aldığı bölüm.


Cevapla
 
Seçenekler
  #1 (permalink)  
Alt 17.09.09, 01:39
mutfak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Moderatör
 
Kaydolma: 10.09.09
Kadın
Mesajlar: 1.226
Teşekkürler: 50
Üyeye 387 kez teşekkür edildi
Standart Titanic Efsanesi...

Tüm zamanların en ünlü gemisi Titanik, herkes tarafından bir deniz faciası nedeniyle tanınır oysa dev yolcu gemisinin ardında inanılmaz bir gizem saklı
Titanik’in akıl almaz öyküsünü sunarken uyarıyoruz Bir düşünün, Titanik’i batıran gerçekten bir buz dağı mıydı?
Hiç kimse onun dünyanın en büyük kehanetlerinden birisini yaptığını bilmiyordu Hatta kendisinin dahi haberi yoktuAdı; Morgan Robertson´du, Amerikalıydı, 1861´de doğdu, gençken denizcilik yaptı, sonra ise bir elmas eksperi oldu ve New York´da kuyumculuk yaptı Sonra Kipling´in bir öyküsünü okudu ve yazar olmaya karar verdi İlk öyküsü 25 $´a satıldı, daha sonra yazdığı 10 öyküden ise 1000 $ kazandı Yazmak ona artık kolay ve kazançlı geliyordu 1897 yılının bir kış gecesinde 24Caddedeki dairesinde yeni bir deniz öyküsü yazmayı planladı Bu bir uzun öykü olacaktı
Hayali “Titan Kazas
Hayalinde dev bir yolcu gemisi vardı, asla batmayan bir gemi Bir aşk teması üzerine kurulu olan öykünün kahramanları bu dev gemiye binip, İngiltere´den ABD´ye gidiyorlardı ve aşk hikayesi dünyanın en lüks gemisinde sürecekti Ama öykünün hayali kahramanları beklenmedik bir sürprizle karşılaşacaklar ve bir deniz kazası batmaz denen gemiyi okyanusun dibine yollanacaktı Robertson´un teması buydu, oturup yazmaya başladı ve öyküye iki isim verdi; "Futility"yani "Nafile" ve "Titan Kazası" Evet, yanlış okumadınız; Titan Şimdi beraberce Robertson´un romanından bİr bölümü; "Titan"ın batış sahnesini okuyalım
"Gözcü haykırdı; ´buzdağı! Birinci subay, kaptana haber verdi ve derhal makine dairesine tornistan yani geri git emri verildi Fakat dev gemi durmuyordu, hızını kesmesi için zaman lazımdı ve sisler arasında görünen buzdağı yaklaşıyordu Aşağıdan ise orkestranın ve eğlenen insanların sesleri duyuluyordu Sonra buzdağı gemiye ulaştı, bu arada gemi ters çalışan pervanelerin gayretiyle yan dönmüştü ama yetersizdi ve kaptanla yardımcılarının çaresiz bakışları arasında buzdağı Titan´ın sancak tarafına çarptı Darbe hafifti hatta pek hissedilmedi, kaptan o anda ucuz atlattık diye düşünüyordu Ama birkaç dakika sonra gemi birden yan yattı, buzdağı asıl yarayı su kesiminin altında açmıştı, yara öldürücüydü çünkü uğursuz buzdağı Titan´ın bordasını jilet gibi keserek, parçalamıştı"
Daha sonra Robertson öyküye; gemi hızla su aldığını Alarm verildiğini, filikaların indirilerek, önce kadınlar ve çocuklar bindirildiğini, yardım çağrıları yapılırken, Avrupa´nın en ünlü ve zengin ailelerinin mensuplarnın birbirlerine ebediyen veda ederken, dev yolcu gemisi Titan’ın buzlu kutup sularına hızla gömüldüğünü anlatarak devam ediyordu
İnanılmaz kehanet gerçekleşiyor
Ve Robertson 1898 yılında öyküsünü küçük bir kitap olarak yayınladı Kitap onu çok daha sonra ölümsüz yapacaktı, dünyanın en çarpıcı ve en dehşet verici kehanetini yazmıştı ama sonuç yayınladığı dönem için aynen kitabın adı gibiydi yani "Boşyere" Aradan 14 yıl geçti ve başka bir zamanda, başka bir gemi, asla batmaz denen dünyanın en lüks ve en büyük yolcu gemisi Titanik, İngiltere’nin Southampton limanından yeni dünyaya doğru denize açıldı Sonra, 1912 yılında 14 Nisan´ı, 15 Nisan´a bağlayan gecede sisler arasından birden ortaya çıkan bir buzdağı batmaz denen Titanik’in katili olacaktı Yukarda okuduğunuz Robertson´un romanındaki batış sahnesi aynen gerçekleşti Sadece o kadar mı? Bakın Morgan Robertson Titanik´den 14 yıl önce yazdığı romanında daha neleri bilmişti;
Robertson´un romanındaki Titan adlı gemi Southampton limanından yola çıkıyordu ve 14 yıl sonra Titanik de aynı limandan yola çıktı
Romandaki gemi ile, Titanik arasında sadece 4 metre fark vardı Titan 248 metre, Titanik 252 metreydi
İki geminin ağırlıkları da çok yakındı Robertson romanında Titan´ı 70000 ton ağırlığında yazmıştı; Gerçek Titanik ise 66000 tondu
Her iki geminin de üç pervanesi vardı ve her ikisi de 3000’er yolcu taşıyorlardı Gerek romandaki hayali Titan´a gerekse de gerçek Titanik´e Avrupa´ nın sayılı zenginleri ve ünlü aileleri binmişlerdi
Daha da ötesi var;
Robertson´un romanındaki dev Titan, New Foundland yakınında; Kuzey Atlantik´ de bir buzdağına çarparak battı ve işte inanılmaz ama gerçek; Talihsiz Titanik de 14 yıl sonra aynı koordinatta, aynen romandaki benzeri gibi bir buzdağına çarparak okyanusa gömüldü
Ve her iki gemide de; yeterince cankurtan filikası yoktu; Robertson romanındaki gemide 24 filika bulunduğunu yazıyordu; Titanik´de ise 22 filika vardı ve bu yüzden can kaybı büyük oldu
SonraGerçek kazanın sonucunda 1513 yolcu boğularak öldü ve kayboldu Aynen 14 yıl önceki romanda yazıldığı gibi Robertson´un romanındaki Titan´da ise 1500 kişi ölüyordu Her iki gemi de 3000 kişilikti ve Titanik´e 2224 kişi binmişti
Aynı asla batmaz denen gemi,
Aynı yerden aynı yere yolculuk,
Aynı tarihte, aynı yerde kaza,
Aynı buzdağı ve aynı tür batış,
Aynı yolcu ve ölü sayısı,
Hatta iki gemi de batarken orkestranın ilahi çalmasına kadar
Bir kez daha okuyun ve düşünün
Büyük kehanet farkedilmiyor
Morgan Robertson başarılı olamadı, kitabı satmadı, daha sonra yazdıkları da ilgi görmedi Bunalıma girerek, bir hastanede psikolojik tedavi gördü Sonra yeni biröykü yazdı, bir Fransız dergisinde yayınlanan bu öyküde de, denizaltılardan söz ediyor ve periskopu tarif ediyordu Ama yine ilgi görmedi Başarısız bir yazar olarak, Mart 1915´de bir otel odasında ayakta geçirdiği bir kalp kriziyle yaşama veda etti Asıl inanılmaz olay burada çünkü Robertson mart 1915´de öldü Yani gerçek Titanik´ in batışından üç yıl sonraVe hiç kimse Robertson´la ilgilenmedi, yine kimse farketmedi ve hiç kimse onun 14 yıl önce Titanik´i aynen nasıl anlatabildiğini merak etmedi
Kimse onu anımsamadı, ta ki 1980´lerde inanılmaz olaylarla ilgili araştırmalar yapılıncaya kadar Morgan Robertson;Titanik batmadan 14 yıl önce, gemiyle ve kazayla ilgili herşeyi tıpatıp aynen nasıl yazmıştı ? Raslantı mıydı? O, başarısız bir yazar olarak tarihin karanlıkları arasında kayboldu, şimdi ise ruhu hatırlanmanın sevinci içinde olmalı Kehanet sıradan bir iş değil, ve asıl gizem kendi yapısında, ne zaman ve nerede ortaya çıkacağı hiç belli olmuyor; oysa gelecekte nelerin olacağı konusunda çevremiz sayısız ipucu dolu; yeter ki görmek için çaba gösterelim


Titanik´in gizemi burada da bitmiyorBiri daha var;
"Denizde tehlikede olanlar için dua ediyoruz"
Kanada, Winnipeg´de Rosedale Metodist Kilisesi´ndeyiz, Rahip Charles Morgan bir pazar sabahı erkenden kalkmış, o günkü ayin için hazırlık yapıyordu Okunacak ilahinin numarasını karatahtaya yazdı Tüm hazırlıklarını bitirdikten sonra, ayine kadar biraz uyumak amacıyla odasına çekildi ve derin bir uykuya daldı Birden kendini çok canlı ve etkin bir rüyanın içinde buldu Karanlıkların içinde, dev bir kütle vardı, dalgaların sesleri duyuluyordu, çanlar çalıyor ve Rahip Morgan´ın çok uzun yıllardır işitmediği bir ilahi duyuluyordu Rüya o kadar etkili ve rahatsız ediciydi ki, Morgan uyandı, ilahi ve çan sesleri kulağından gitmiyordu Saatine baktığında, fazla zaman geçmemiş olduğunu gördü, rüyanın kötü etkisinden kurtulmaya çalışarak yeniden uyumaya çalıştı ve yeniden uykuya daldı Rüya tekrar başladı, ilahi, çan sesleri, karanlık, dalga sesleri ve devrilen dev kara kütle Morgan bu kez, panikle uyandı ve kendini boş kiliseye attı, karatahtaya giderek o bir türlü kulaklarından gitmeyen ilahinin numarasını yazdı Ayin saati gelmişti, cemaat toplanıyordu, Rahip Morgan ilahiyi başlattı, notalar kilisede çınlarken, aynı anda binlerce mil ötede okyanusun ortasında aynı ilahi buzlu denizi çınlatmaktaydı; "Duy, Kutsal Baba, Sana denizde tehlikede olanlar için dua ediyoruz" İlahi biterken, Rahip Morgan´ın gözlerinden yaşlar akıyordu Aynı günün sonraki saatlerinde, Rahip ilahiyi okudukları sırada Atlas Okyanusu´nun derinliklerinde büyük dramın yaşandığını öğrendi O gün, 14 Nisan 1912´idi ve Atlantik´in kuzeyindeki buzlu sularda Titanik suların içinde yokolmuştu
Titanik’de bir gariplik var
Titanik battığında, ünlü İngiliz gazeteci William T Stead gemide bulunuyordu1892 yılında Stead hikayeler yazarak yaşamını kazanıyordu Gazeteciliğinin yanısıra Stead, ölüm ötesi ve Spiritüaliizm ile yani Ruhçuluk’la da ilgileniyor, araştırmalar da bulunuyordu O yıl yazdığı kısa hikayelerden birinin adı neydi biliyor musunuz? "Titanik" ve yine Titanik´den 20 yıl önceYine Titanik´de olduğu gibi, Stead´ın hikayesindeki Titanik´de bir buzdağına çarparak batıyordu Ve Stead´ın yazdığı hikayede, Stead kendisini kazadan kurtulan biri olarak anlatıyordu Ve; 20 yıl sonra gerçek Titanik batarken, o buzlu ve soğuk denize gömülenlerden birisi Stead´ın gerçekten kendisiydiAma; sonu romandaki gibi olmadı çünkü kurtulamayacaktı Zira bu roman gerçekti ve başka bir romancı tarafından yazılmıştı O anda Stead ne düşünmüştü? 20 yıl önce yazdığı hikayeyi düşünüp, kurtulacağına inanıyormuydu? Bunu asla bilemiyeceğiz
Biri daha var Ama çok daha sonra; 1935´ de William Reeves adlı bir denizci bu; İngiltere´den Kanada´ya giden "Titanian" adlı kömür yüklü buharlı gemi; soğuk bir Nisan gecesinde Kuzey Atlantik´de seyrediyordu Bütün denizcilerin ezbere bildikleri o uğursuz yere; Titanik´in battığı noktaya varmışlardı Reeves, güverteden denize bakarak yıllar öncesindeki olayları düşlüyordu Ve o gün Reeves ´in doğum günüydü, olabilir ama Reeves´in doğduğu tarih çok önemliydi, çünkü Reeves 14 Nisan 1912´ de doğmuştu Yani Titanik´in battığı günde İşte tam o günde; Titanik´in battığı günde Reeves doğum gününü; Titanik´ in battığı yerde kutluyordu
Ve birşey oldu
Reeves birden, suların kaynaştığını ve dev bir buzdağının geminin yolu üzerinde belirdiğini gördü Tam o anda da, köprüden alarm verildi Uzaklık yeterliydi Mürettebat gemiyi zamanında durdurdu, buzdağının yanından geçeceklerdi ama olmadı Çünkü bir saat içinde çevreleri; yüzlerce buz kütlesi tarafından sarıldı Artık hareket etmelerine imkan yoktu Reeves ve arkadaşlarının içinde bulundukları Titania adlı gemiyi, ancak 9 gün sonra yetişen buz kırma gemileri kurtardılar
Alıntı ile Cevapla
Sponsor
  #2 (permalink)  
Alt 04.11.09, 02:50
Aringarosa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kovuldu!
 
Kaydolma: 04.11.09
Erkek
Mesajlar: 2
Teşekkürler: 0
Üyeye 0 kez teşekkür edildi
Wink Cevap: Titanic Efsanesi...

Cok Ilqınc ve cok quzel paylasım ıcın tşk ederım!
Alıntı ile Cevapla
  #3 (permalink)  
Alt 06.11.09, 18:16
B-L@L - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Uzman Baykuş
 
Kaydolma: 30.08.09
Erkek - 31
Mesajlar: 582
Teşekkürler: 89
Üyeye 69 kez teşekkür edildi
Standart Cevap: Titanic Efsanesi...

daha once okumustum çok enteresan bişi teadüfmü desem ne desem bilemem ben buna
Alıntı ile Cevapla
  #4 (permalink)  
Alt 04.01.10, 21:39
Orangepuff - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
V.I.P.
 
Kaydolma: 05.12.09
Kadın - 29
Mesajlar: 15.128
Teşekkürler: 432
Üyeye 1.349 kez teşekkür edildi
Standart Cevap: Titanic Efsanesi...

güzel paylaşım
Alıntı ile Cevapla
  #5 (permalink)  
Alt 05.01.10, 15:08
Sonduraq - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Efendi Baykuş
 
Kaydolma: 06.10.09
Erkek - 32
Mesajlar: 1.534
Teşekkürler: 157
Üyeye 238 kez teşekkür edildi
Standart Cevap: Titanic Efsanesi...

Güzelmiş ... Geminin batma sebebi kimse inanmamış battığına yardıma zamanında gelememişler die biliyorum.
Ayıca adamada yazık olmuş delirmiş adam
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Konuya Ait Popüler Kelimeler
titanic batma sahnesi izle titanic efsanesi titanik batma sahnesi izle titanic batış sahnesi





© 2013 KeLBaYKuŞ Forum | AtEsH
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 - ©2000-2024 - Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.2.0'e Aittir.
Açılış Tarihi: 29.08.2006