YAŞAMI ANLAMANIN YOLU EVRİM
Yaşam(hayat),bu kelime beni herzaman etkilemiştir ve etkilemeye devam etmektedir.Eğer biraz yaşamı, yaşam olaylarını ve yaşayan varlıkları merak eder ve öğrenmek için çaba gösterirsek bu kelime daha
anlaşılabilir bir hal alıyor.

Eğer biraz yaşamı, yaşam olaylarını ve yaşayan varlıkları merak eder ve öğrenmek için çaba gösterirsek bu kelime daha
anlaşılabilir bir hal alıyor.Özellikle beyinsel işlevleri bu denli gelişmiş ve düşünme gücü aşırı ve şaşırtıcı derecede yüksek olan canlılar yani biz insanlar o kadar ilginç varlıklarız ki bu beni çok heyecanlandırıyor.Ama yine de şunu söylemeliyim ki biz de aslında doğadaki varlıklardan çok da farklı değiliz,tüm canlıların bir takım ortak noktaları vardır çünkü bugün biliyoruz ki tüm yaşayan organizmalar ortak bir atadan gelmektedir.Bazı insanlar buna katılmasa da bu görüşü destekleyen o kadar fazla kanıt var ki gerek doğadan gerekse laboratuvardan.Bir kesim bunu inkar etse de şu bir gerçektir ki bilimsel
doğrular vardır ve bunlar kanunlaşmıştır,kanun bilimde varılan son noktadır ve bunlar gerçektir ve çoğunluğa göre değişmez.Yani şunu söylemeye
çalışıyorum,örneğin;bir su molekülü 2 hidrojen
ve 1 oksijen atomundan oluşuyorsa ve bu deney ve gözlemlerle kanıtlanıyorsa bir gerçektir ve insanların büyük çoğunluğu bunu reddetsede bu bir gerçek olmaya devam edecektir.Şimdi bu yazıyı okurken bana soruyor olabilirsiniz,madem kanunlar gerçektir nasıl oluyorda Einstein'ın çalışmaları Newton'un yerçekimi kanununu çürüttü?

Daha önce
kanunların asla çürütülemeyeceğini ve gerçeğin kendisi olduklarını söylemiştim.Newton'un yerçekimi kanunu doğrudur ve fizikte Newton mekaniği olarak geçer.Einstein bu kanuna ek olarak ilaveler yapmıştır.Yani mekaniğin temelinde yine bu kanun vardır.Bu tıpkı şuna benzer mesela,Darwin evrimin temelini atmıştır ve modern biyolojinin ve genetik biliminin gelişmesiyle birlikte Darwin'in temel attığı kuram günümüzde gittikçe destekleniyor ve bizlere canlılar arasındaki bir çok ilişkiyi açıklıyor.Ama yinede bir çok geri kafalı ve beyninde bir takım kalıplar bulunan insanlar bunu kabul etmiyor.Lakin ben yine de bu yazıyı okuyan ve mitoloji,felsefe ve dinden uzak,yaşamı tüm çıplaklığıyla doğru olarak öğrenmek isteyen insanlar için yazıyorum.Bizler bilmediğimiz herşeyden korkar ya da onu karmaşık buluruz ama araştırıp,öğrendikçe bu karmaşıklık ve korku gitgide aynı oranda azalmaya başlar ta ki yeni bir merak beynimizi sarıncaya kadar.Şu kadarını söyleyebilirim ki merak etme ve öğrenme asla bitmez ve tükenmez çünkü herşey değişir ve halen değişmektedir en baştada yaşam.Bu nedenle hiç bir kitap yada yazılı bir metin tamamen tüm yaşamı anlatamaz çünkü yaşam sürekli değişmektedir
biz bu değişime evrim adını veriyoruz ve evrim canlı cansız herşeyin değişimini kapsayan en temel kavramdır.Ancak bir takım dini,felsefi ya da mitolojik nedenlerden dolayı insanlar evrimden bilerek uzaklaştırılıyor ve böylece yaşamı bilmeyen,çevresini sorgulamayan,otoriteye bağlı,köle gibi bir toplum ve bir dünya oluşturulmak isteniyor.Evrim biyoloji başta olmak üzere tüm bilimlerin temelinde olduğu halde konuşulmuyor,yasaklanıyor ve hatta bir ideoloji gibi gösteriliyor.Bence televizyonlarda ve daha birçok yerde en çok evrimden bahsedilmeli,bir takım dini ve uydurma bilgilerden değil.Ben size birşey söyleyeyim mi,aslında evrimi temel almayan herşey bir ideoloji,fantazi ve insanları yaşamın gerçeklerinden koparan ve uzaklaştıran bir masal,ve bizler bu masalları dinlemekten gerçekten bıktık.Eğer yaşamı gerçekten tarafsız olarak öğrenmek istiyorsanız evrim okumalı ve evrendeki herşeyi sorgulamalısınız.İşte
o zaman yaşamı ve kendinizin diğer canlılardan daha ayrıcaklıklı olmadığını ve yaşamın bizim için kurulmadığını ve diğer canlıların bizim hizmetkarımız olmadığını,mucize diye bir şeyin olmadığını ve bizim de tüm canlı ve cansız varlıklar gibi ihtimaller sonucu oluştuğumuzu,kusursuz olmadığımızı,
yaratılmadığımızı ve sadece ihtimaller
sonucu evrimleştiğimizi göreceksiniz...

alıntı