mutsuzluk, mutluluk ve sevmek
Adam sersemlemiş, dağılmış bir haldedir.
Çünkü uzun zamandır aynı evi ve kalbini paylaştığı kadın ondan ayrılacağını söylemiştir.
Kadının sözleri alabildiğine soğuk ve açıktır: “Sen şimdi işe git, ben de eşyalarımı toplayayım.”
Hiç hesapta yoktur bu ayrılık.
İlk anda ne diyeceğini bilemez genç adam. İşine gider ama rahat edemez. Eve döner.
Bir köşeye saklanıp eşyalarını toplayan sevgilisini izler bir süre.
Sonra dayanamayıp ortaya çıkar ve sorar: “Ne yaptım sana? Kötü bir insan mıyım? Çekilmez biri miyim? Seni aldattım mı hiç? Canını yaktım mı? Hayır.”
Bu soruların hepsinin yanıtlarının “Hayır!” olduğunu bilir.
Asıl soru kadının kederli gözlerine bakarken gelir: “Seni mutsuz mu ettim?”
İşte o anda kadın sevdiği adamın gözlerinin içine bakar ve dudakları titreyerek şöyle bağırır: “Hayır!.. Ama sen biraz olsun mutlu olabilirdin!”
|