Cennet Var, Cehennem Nedendir...?
Sınanmaya gelen, ete, kemiğe bürünür...
Beden sahiplendikçe ruhu..., nuru söndürür...
Unutulur yaradan, nefs peşine yürünür..
Peki..., cennet var, cehennem nedendir...??
Gördüğün, duyduğun, dokunduğun nasihat verir...
Umursamazsın, ölmem sanırsın, dünya zevklidir...
Kendini bilmez, eli örnek alırsın, onlar mı zekidir...?
Oysa, Cennet var, cehennem nedendir....??
Sordun mu kendine, kimsenin sormadıklarını....?
Yandın mı, piştin mi, buldukça cevaplarını...
Özünde, gerçekten kabullendin mi yaradanı, yaradılanı?
Cennet var..., cehennem nedendir...?
Ailenden miras geldi, müslümanım dedin...
Yetim hakkı yedin, masumu ezdin, zalimliği yol edindin...
Düşene bir tekme de sen attın, kendine yiğit dedin...
Peki cennet var, cehennem nedendir...??
Kendine yapılmasını istemediklerini, herkese yaptın...
Yanında götüremeyeceğin herşeye, taptın, tapındın...
Asiliği, serseriliği, kabadayılığı mertlik sandın, yanıldın...
Oysa..., cennet var..., cehennem nedendir...?
Dertler, kederler, yıkımlar geldikçe isyan ettin...
Kayıplar, acılar arttıkça, günaha yöneldin ve işledin...
Canın yandıkça, can yaktın, günahsıza bedel ödettin...
Cennet var..., cehennem nedendir...?
Bilmez misin, aşılmayan dağlar ıssızdır yücedir......
Zirvesi kardır, borandır, nasihatse gören gözleredir...
Mükafat dediğin, sabır gösterene, hak dediğinde içi titreyenedir...
Peki cennet var..., cehennem nedendir...?
Namusu unuttun, namussuzla dost oldun...
Onunla her anında, inanılmaz zevk aldın, alıkonuldun...
Onunla gezdin, sevdin, seviştin, ama soldun...!!
Oysa, cennet var..., cehennem nedendir....?
Ahlak nedir bilmedin, erdem nedir düşünmedin...!
İnsan olarak geldin, insanlığı hiç bilemedin...
Vicdanı, merhameti, şefkati istedin, ama göstermedin....
Cennet var..., cehennem nedendir...?
Şimdi herşey sende, senin elinde, yüreğinde, özünde...
Kıymetini bil, değiş, değiştir, zamanı geçirme beyhude...
Huzur maddede değil, kendi içinde, ölüm yakın belkide...
Ölmeden sor kendine…, Cennet var..., cehennem nedendir...,
Dilerim bir gün, tüm insanlık özüne döner...Etrafa bakmayı bırakıp, bir gün kendi içine, kendi ruhuna, kendi hislerine ve duygularına bakar...doğruyu yanlışı ayırıp, huzura kavuşur ve kavuşturur....
|