Küçük İskenderin kaleminden
Bilinçsizce şekilleri birleştiriyorsun
yalnızca kesici bir alet edineceksin belki de..
Korkuyorum..
korkularım, geceyarıları uyanıp aya bakıyor
Ay, tanrının bıraktığı parmakizi gökyüzünde!
Ben, bu aşkta uzaya açılacağım yekpare,
diyorsun. giyinmişsin. kararlısın anlaşılan.
Sınırını izinsiz geçen kaç düşman askeri vardı ki sanki
Dur! Yabancı! Parola!
Hiçbir vahşi kurt
insana sığınmaz yaralandığında!
Parola: suskun kalakalan dudaklarda
vurularak yakalanmış firari bir sevgili..
hani
ecelle aramda gerili sestelleri
içinden süzülür ya
rüzgar gibi bir melankoli
diye yazmıştın, bilmem hatırlar mısın,
tanıştığımız gün çakıltaşlarını kaydırarak
bir ebru ustası edasıyla yalıçapkını denize..
İşte tam bu esnada, şimdi, ayrılırken
casus hatıra uçakları beliriyor ardı ardına
radar ekranı yeşil nemli gözlerinde!
Sonbahara takılmış bir ağaç
çığlık çığlığa nasıl düşürürse yapraklarını
Bir kelebek
nasıl saklarsa ruhunda meleklerin öldürdüğü bir tırtılı
öyle bir trajediyle
Öyle bir dönüşümle kabulleniyorum
kendi doğana sırnaşmanı!
Mutluluklar diliyorum sana yavrum
yalnızca kesici bir alet edineceksin belki de..
Bekliyorum..
bekleyişlerim, geceyarıları uyanıp aya bakıyor
Ay, suçlu bir tanrının robot resmi gökyüzünde!
|