19 Aralık 1966 da doğan bir güneş derler anadol için.çünkü ilk kez bu tarihte tek kapılı anadolun seri üretimine başlanır.anadol piyasaya çıkmasıyla birlikte büyük ilgi toplar.daha sonra anadolun 4 kapılı aile versiyonunun üretimine geçilir.anadol, türk insanı tarafından çok sevilir.hatta onun için "aileden biri" yakıştırması yapılır.ne var ki bu büyük anadol sevgisi diğer yabancı üreticileri kızdırır.satışları düşen şirket patronları anadolu kötülemeye başlarlar.anadol un çok cılız bir karosere sahip olduğu iddia edilir.bunun nedeni olarak fiberglas malzemeli sürücü kabini gösterilir.halk daha önce adını hiç duymadığı bu malzemenin sağlamlığından kuşku duymaya başlar.ayrıca bir iddiaya göre araç hayvanlar tarafından yemek olarak görülmektedir.bu iddianın kaynağı aracın dış yüzey mazlemesinde saman maddesinin bulunduğu söylentisidir.gerçekte polyester reçine ve cam lifleri vardır.saman olmamasına rağmen bu dedikodu gerçekmiş gibi algılanır ve anadol ilgisi azalır.arabalarının hayvanlar tarafından yeneceği endişesiyle insanlar anadol almaktan korkarlar.otosan firması azalan satışları geliştirmek için anadol üzerine bir kaç tane yan model geliştirir.Türkiyenin ilk spor otomobili stc 16,O gün için çok iddialı bir model olan Böcek bu varolma çabalarının ürünleriydi.1981de son bir çabayla anadol baştan aşağı yenilenir.ön farları tam köşeli dikdörtgen olan ve bir sonraki dönemin taunuslarının görüntüsünü andıran bu model önceki anadolların yuvarlak hatlarından uzaktır ve tutulmaz.zaten dört sene sonra da bu anadol da üretimden kalkar.
bugün anadol hakkında hala ileri geri konuşmalar var.bunların bir kısmında doğruluk payı bulunmakla beraber bugüne kadar hiç bir anadol bir büyükbaşın akşam yemeği olmamıştır.merak edenler anadolun döşemelerini kaldırıp bütün malzemelerini tek tek inceleyebilir.
Maalisef bugün artık parmakla sayılacak kadar Anadol kalmıştır.Bir kaç fan kulübü vardır.Anadolların katledilmesi yok olması kesilerek kamyonet haline getirilmesi ile başlamış ve 20 yaş indirimi kararnamesi ile de son darbeyi yemiştir.Artık o bir efsane ve çok nadirde olsa yollarda bir kaçına rastlanabilmektedir.Sanırım yakın bir gelecekte sadece ODTÜ teknoloji müzesinde ve Rahmi Koç sanayi müzesinde görmek mümkün olacaktır.
İşte size Anadol ziyafeti....
ANADOLun İLK MODELİ 1966 coupe A1 1966 yılından 1975 'e kadar 19.724 adet üretildi.
Türkiyenin İlk Spor otomobili STC 16 1973 model 175 adet üretildi (kaç adeti sağlam kaldı bilinmiyor)
Belkide varolma çabalarının bir ürünü olan, fakat O günlerde Türk tüketicisinin hiç ihtiyacı olmayan bir model BÖCEK
1975 de 202 1977 de 1 adet olmak üzere toplam 203 adet üretildi (Bir veya 2 tanesinin sağlam kaldığı sanılıyor)
1971' e gelindiğinde modelde değişiklikler yapıldı yuvarlak farlar gitmişti.A2 modeli doğdu.
35568 adet üretildi.
Anadol sv 1600 1972'den 1981 yılına kadar 6499 adet üretildi.
Anadol A16 (Belkide Anadolun sevimliliğine gölge düşüren araçtı) 1983'de 301 1984'de 53 adet üretildi.'63 de başlayan bu macera 21 yıl sonra '83 de bu modelle son buldu.(Bu son modelden yürür durumda olan kaç otomobil olduğu konusunda bir bilgi bulamadım.
Anadol O yıllarda çoğu Avrupa otomobilde olmayan bir özelliğe sahipti.Türkiye şartlarına uygun olarak tam şasi üretilmişti.Bu özelliği ile Bir çok ralliye katılmış ve başarılı sonuçlar almıştı.(image bir ingiliz dergisinden alınmış temsili çizme resimdir.)
SL MODELİ iç Konsol görünüm.
O günlerden bir Anadol reklamı
ANADOL OTOMOBİLLERİ ÇEŞİTLİ MODELLERDE 104664 ADET ÜRETİLDİ. BU GÜN ÇEŞİTLİ İLLERDE TOPLAM 8661 ADET OLDUĞU SANILIYOR.KISACASI BU İLK YERLİ SERİ OTOMOBİLLERİN 96000 TANESİNİ KATLETMİŞİZ.BURESİMLERİ VE RAKAMLARI KAYDEDİN DERİM ÇÜNKÜ ÇOK YAKINDA TARİH OLACAKLAR.