Üniversitelerde türbanı serbest bırakmak, tepeden aşağı kar topu atmaktır ! ! !
Aşağıdakilerin hepsi Suudi Arabistan’da yaşandı, 29 yıl önce İran’da başladı, şimdi Fas, Afganistan, Sudan, Endonezya, Cezayir, Malezya’da aynen yaşanıyor. Ve tüm olanlar önce “baş örtüsüne özgürlük” sloganı ile başlıyor, mahalle baskısı ile devam ediyor, hükümetler “dur” dese bile artık çok geç !
Üniversite ve liselerde okuyan kızlarımıza türban özgürlüğü tanındı diyelim:
Peki sonra ne gelir?
· Üniversitede türbanla okumasına izin verilen ve kamu hizmeti yapmak isteyenlerin, türban taktıkları için kamu hizmetinden engellenmeleri insan haklarına aykırıdır, savcı, doktor, memur, polis tüm kamu kurumlarındaki kadınlar da türban taksın denir.
Sonra ne gelir?
· “Kız ve erkek öğrenciler ayrı okullarda okusun” denir.
Sonra ne gelir?
· “Kadın hastayı kadın doktor, erkek hastayı erkek doktor muayene etsin” denir.
Sonra ne gelir?
· “Parlak renkli tesettür caiz değildir, kadınlar siyah veya kahverengi çarşaf giysin, başını aynı renk örtüyle kapatsın” denir.
Sonra ne gelir?
· Satıcılara “siyah ve kahverengi çarşaftan başka giysi satma, yoksa dükkanını tahrip ederiz” denir.
Sonra ne gelir?
· “Çarşaf giymeyen kadın fahişedir, sokakta fahişe kadın görmek istemiyoruz” denir.
Sonra ne gelir?
· Din polisi “çarşaf giymem” diyen kadınları toplar.
Sonra ne gelir?
· Sonra sıra erkeklere gelir.
Erkeğe ne denir?
· “İslamiyet’ te kravat yoktur, çıkar o batı özentisi kravatı” denir.
· “İslamiyet’ te kadın erkek bir arada toplanamaz” denir.
· “İslamiyet’te dans etmek yoktur, dans müziği çalamazsın” denir.
· “İslamiyet’te kadınla beraber denize girilmez, sen İslami mayo ile erkekler denizinde gir” denir.
· “İslamiyet’te içki kesinlikle yasaktır. İçkiyi satan da içen de cezalandırılır, ayağını denk al” denir.
Sonra ne gelir?
· Bunlara uymayan erkek, kravatından tutulup sokaklarda sürüklenir, kısa kollu gömlek giyeni, içki içeni, dans edeni güvenlik güçleri toplar.
Sonra ne olur?
· Üniversiteli kızlarımız ve toplum bin kere pişman olur.
Sonra ne olur?
· Hükümetler “dur” dese bile, toplum içinde belli güce ulaşanlar, din adına istediği baskıyı yapmakta engel tanımaz, onları durdurmak artık mümkün değildir.
|