Akın
Türkler; alemlerin rabbi olan Allah'tan buyruk almış gibi
Batıya göçmeyi ülkü edinmişlerdi.
Ötüken bozkırlarından, Tibet çöllerinden
Karakurum yaylalarından, Sibirya steplerinden
Dalgalana dalgalana coşan bir tufan
Hep batıya yürüyor
Önüne çıkan engelleri kasıp kavuruyordu...
Koçakların, koçların, ortaların, uçların
Yedilerin, üçlerin, kırkların akını hey!
Kızıl tuğlu devlerin, gök renkli alevlerin
Obaların, evlerin, barkların akını hey!
Bitmemiş kavgaların, kükremiş dalgaların
Zırhların tolgaların, börklerin akını hey!
Buğraları böğürten, ölümlere seyirten
Yüzlere diz çökürten teklerin akını hey!
Türkmen'in, Kırgızların, Tatar’ın, Tunguzların
Güneşin, yıldızların, göklerin akını hey!
Dönmemek üzre rum’a Türklerin akını hey!
|