Durmuş' un Türküsü
O her sabah gün doğmadan
Horozlar ötmeden eller uyurken
Erken kalkar, cigara yakar
Dağlara düşer dağlara hey
Nedir, kimdir kimseler bilmez
Hiç yüzü gülmez, hiç söz etmez
Sakin Durmuş derdik adına
Korkarım bir gün gider de gelmez
Garip bir şeyler olmuştu
Bütün köylüler susmuştu
Durmuş erken indi dağdan
Ve ilk defa konuşmuştu
(Nakarat)
Eğilin Anadolu’ya ayak değil kulak verin
Neden ağlar, niçin inler, durun, susun ve dinleyin
Adam çağlarım, çarığım, emeğim, terim, nasırım
Kalemim, kağıdım, yazım, oğlum kızım, karım, sazım
Gaflet çöker, ten uyuşur, , çoban uyur, kurt uluşur
Tetik düşer , can vuruşur, can vuruşur, can vuruşur
Bir yaralı arslan ki yurd’um devinir durur
Çakallar birden hürledi, yağmur yağdı, gök gürledi
Üç gün üç gece yağışta sakin Durmuş görülmedi
Dediler ki; kuşlar gider, taşlar gider, başlar gider
İki gözüm durmuş gider, gider diyar diyar gider
Şimdi bükük dudaklardan dökülürmüş masal masal
Uzun kış gecelerinde Durmuş’un türküsü kaldı
(Nakarat tekrar)
|