Dün gece bir rüya gördüm. Bir ülke de biri Cumhur sıfatıyla yemin

ediyordu.

Uykudan uyandım..

Kafam karıştı

Ben bir rüyamı görmüştüm ?

Yoksa gerçekmiydi anlayamadım..

Terledim, sıkıntı bastı.. Şöyle diyordu ;



Devletin varlığını sözde, bağımliğini ise özde devam ettireceğime,

vatanın ve milletin satılabilir bütünlüğünü,

sermayenin, borsanin, IMF nin Nato nun, ABDnin

kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma,



Hukukun egemenliğini numaradan,

tarikatlarin üstünlüğünü ise esasen koruyacağıma

demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik

Cumhuriyete söz de bağlı kalayacagima,



İnsan hak ve özgürlükleri için her yurtaşın bir tarikat üyesi olması

için çaba harcayacağıma. Tekke ve Tarikatların sivil toplum

kurumları olduğunu yeni bir yasa ile tescil edeceğime hatta istiyenin

kendisini yurttaş yerine kul kabul edilmesini sağlayacağıma



Hastaneler de muska ve üfükçü servisleri açacağıma..

Adliyeler de ise ise isteyenin kadılara başvurabileceğine..

Belediyelerde imam nikahı servisi başlatacağıma...



Demokrasi için önce Türbanı serbest bırakacağıma,

İlk okulda, Liselerde sonra da kamuda,

Her alan da özgürlükleri sıra ile yerine getireceğime,



Zamanı gelince Arapça Alfabeye de geri döneceğime,

Muhterem kardeşim haklıdır Avrupadan hep ahlaksızlıkları aldık.

Latin harfleri de ahlaklızlıktır. Zamanı gelince onuda atacağımıza



Demokrasi demek çoğunluk demektir. Çoğunluk ne ister ise onu

yapacağıma; Milli irade ben kul olmak isteriyorum derse öyledir.



İsteyen kul olur isteyen yol olur.



Muhterem kardeşim şöylemişti, Demokrasi bizim için bir tramvaydır.

Ne zaman istersek ineriz diye. Vakti gelince ineceğimize



Farklılıklarımız ortadan kalkana kadar onları şimdilik numaradan bir

zenginlik olarak göreceğime



Şimdilik isteyen çağdaş uygarlık yolundan gider isteyen nur yolundan.

Laiklik budur. Böyle bir laiklik sağlayacağıma.



Tübitak gibi bilim kurumlarının başına ilim danışmanları atayacağıma



Kılık kıyafet devriminden biraz vazgeçmiştik,

Şimdi de bireysel hak ve özgürlük için hepsini ortadan kaldırmaya.



Sarkozy bile papanın önün de köklerini ifade etmedimi? Onların

Vatikanı var. Bizim neden bir halifemiz bile yok?


Bu sorunuYÖK başkanına, ilim almış aydınlara, 2. cumhuriyetçilere

ve Diyanete danışacağıma...



Pozitif şeriat neden olmasın?

Bu konuyu sorosçu solcular ile de tartışacağıma



Milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet için

herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden

yararlanması ülküsünden hareket ile borç almaya ve aldığımız borç

ile borç ödemeye devam edeceğime



Borçlarımız için ödediğimiz faizin haram olmadığını

bilmek ve huzurlu olmak için Fehtullah beyefendi den bir fetva rica

edeceğime,



Kamuya ve ülkeye ait ne varsa herseyini zaten satiyorduk şimdi

hepsini satmaya devam edeceğime,

ve üzerime aldığım emaneti taraflilikla yerine getirmek için

bütün gücümle çalışacağıma,



Ulus devlette neymiş? Küresel karanlığın bir parçası olacağıma



Ülke ekonomisin de mısır ve yumurtanın önemine. Gerekir ise bu

sektörün vergilerini kaldıracağıma..



Yakın da beni karşılayan askere merhaba asker yerine "Selamün

aleyküm" asker diyebilmek için yeni bir protokol kararnamesi

hazırlayacağıma.



Bunu bir din ve inanç özgürlüğü olarak göreceğime...



Herkez ile sentez yapacağıma şimdi sıra da Kürt İslam sentezi

olduğu için onlara da kömür pirinç makarna dağıtacağıma,



Gerekirse 2. Cumhuriyeti kuracağıma.



Soroscu, liboş, neo liberal, neo osmanlı,ne kadar neo varsa onlar

ile ve de yazar, entel, çizer, modacı, senaryocu, oyuncu, artist ne

varsa her kes ile iyi geçineceğime,



AKP li olmakta zorlanan Sinan Çetin gibi senaryocu, oyun

yazarı ve aydınlarımızın işini gücünü kolaylaştıracağıma,



Bal tutan parmağını yalar.

Bunların ise parmak yalama ile yalaka sayılmayacaklarına.



Minareler kılıcımız, kubbeler kalkanınımız.Yola devam...



Esas olarak Said i Nursi nin nurlu yolu önün de sonra da

Fethullah ve ABD nin önünde,

Bazen Suudi kıralı,

Ara sıra da AB huzurunda

Geçmişimiz de ne kadar muhterem vatansever varsa;

Vahidettin gibi,

Damat Ferit gibi,

Menderes gibi, hepsinin aziz nurlu anıları önünde,..

Her şeyin yavaş yavaş olacağına ama olacağına,

Siz tam yapamadınız ama bizim tam yapacağımıza yarım kalan

işlerinizi bitireceğimize

and içerim.