Maymunlar cehennemi



Türkiye’de her geçen gün medyamız yeni maymunluklara sahne oluyor biz de evlerimizde,işyerlerimizde bu maymunlukları izleyip bir kısmına gülüyor,bir kısmını hayranlıkla izliyor,bir kısmına da küfür ediyoruz.Gerek yazılı basın, gerekse görsel basında yeni maymunların türediği yeni şebeklerin peyda olduğu veya eski eşeklerin boyanıp tekrardan ekran önüne veya gazete köşelerini işgal etmelerini izliyoruz.Halkımız sedaları sultan, iboları imparator, bülentleri de diva yapıp başımızın üstüne çıkardı.Bunlar yetmiyormuş gibi ekran karşısında bilgiden yoksun kenar mahalle dilberleri ve Türkçe dahi konuşamayanların toplum mühendisliğine soyunmaları işin en acı tarafı olsa gerek. Sosyoloji diye bir bilimin varlığından haberi olmayanların kalkıp toplumu yönlendirici sözler sarf etmeleri halkımızın da bunlara prim vermesi işin çığrından çıktığının en büyük kanıtıdır.Köşe başlarını zapt edenlerin günlük anılarını köşelerine taşıyıp bayramda nerde sürttüğünü yazması hangi barda sızıp kaldığını yazması ve de bunların yazar diye ortalıkta dolaşmaları ve binlerce doları cebe indirmeleri canım halkımın da bunları okuması, ortaya maymunlar cehennemini çıkartıyor.Ülkem tarihten, felsefeden dem vuran kıymetli yazarları marijinal hale getirirken tombul orayları,sarışın tuğçeleri,sakallı hüdaverdileri yazar haline getirmiş.Dizi manyağı olmuş, hangi diziyi nasıl izleyeceğini şaşırmış kendini kaybetmiş durumdadır.Singapur kerhanesine dönmüş tv’ler de kendine bir rol arar olmuştur.Magazine göre şekillendirdiği hayatını sedalardan,ibolardan,tombul oraylardan,sarışın tuğçelerden,hüdaverdilerden duyduğu kelimecikleri de söz dağarcığına eklemiştir.Sevgili halkım İşte bu güzel! Manzarada hepinize iyi seyirler.