Türkler karşısında bir türlü galip gelemeyen Avrupalılar yeni çareler düşünürken, ortaya çocukların Haçlı Seferi düzenlemeleri fikri çıktı. Haçlı seferlerinde başarısız olunmasının sebebinin Haçlılar`ın günahları olduğu düşünülüyordu. Bu yüzden günahsız olan masum çocukların düzenleyeceği bir Haçlı Seferi`nin başarıya ulaşacağı kanaatine varıldı. Çocuklar, Hristiyanlık davası için hareket ettiklerinden Tanrı tarafından korunacaklardı. 1212`de Avrupa`da iki farklı yerde aynı düşünceler ortaya çıkmıştı. Yaklaşık bir asırdır, Katolik vaizler köy köy, kasaba kasaba gezip, her yerde vaazlar vererek halkı Haçlı seferleri için yüreklendiriyorlardı. Din heyecanının yanı sıra halka Doğu`nun zenginliklerini anlatıyorlardı. Vaizlerin dinleyicilerinin önemli bir kısmını çocuklar oluşturuyordu. Bu çocuklardan ikisi tarihi bir hadiseye imza atacak olan Fransız Stephan ve Alman Nicholas`dı. VAİZLER KANDIRDI Stephan adındaki çoban bir çocuk anlatılanlardan etkilenerek, İsa Mesih`in kendisini bir ordu toplayarak Kudüs`ü Müslümanlar`ın elinden kurtarması için çağırdığı şeklinde bir rüya gördü. Uyandığında, gördüğü rüyayı civardaki çobanlara ve arkadaşlarına anlatmaya başladı. Kendisinin Kudüs`ü kurtarmak için seçilmiş biri olduğunu ve çok yakında yapılacak bir Haçlı Seferi`ne önderlik yapacağını söylüyordu. Stephan, Fransa Kralı Philipe`in yanına giderek, rüyasını krala anlatı. Kral, çocuğun söylediklerini ciddiye almadı fakat küçük çoban, kendisini Kudüs`ün kurtarıcısı olarak görmeye devam etti. Her yerde rüyasını anlatıyor ve çocuklardan oluşturulacak bir ordunun Kudüs`ü kurtarabileceğini söylüyordu. Çok geçmeden birçok çocuk Stephan`a inanarak, Kudüs`ü kurtarmak amacıyla onun etrafında toplanmaya başladı. BİNLERCE MASUM ÇOCUK Haçlı Seferi çağrısı kısa sürede bütün Fransa`ya yayıldı. Haziran 1212`de 30 bin çocuk, Vendoma`da toplandı
Stephan, çağrısına kulak verenlere kutsal amaçlarını ve kazanacakları mükafatları anlatıyordu. Kızıldeniz`in Hazreti Musa`ya açıldığı gibi Akdeniz de çocuklar için ikiye yarılacak, çocuklar bu yoldan geçerek Kudüs`e ulaşacaklardı. Seferin sonunda Kudüs kurtarılacak ve cennetle mükafatlandırılacaklardı. Stephan`ın komutasında 30 bin çocuk Marsilya`ya doğru yola koyuldu. Çocukların birkaçı dışında tamamı yayaydı. Çocuklar, liderlerini Aziz Stephan diye çağırıyorlar ve ona ait her şeyi özenle saklıyorlardı.
Halk da çocukların masumluğu sayesinde başarıya ulaşacaklarına inanıyordu. Ancak kuraklık yüzünden kendi yiyeceklerini bile temin edemeyen insanlar, çocuklara gerekli yardımı yapamıyorlardı. Yol boyunca binlerce çocuk açlıktan, susuzluktan ve yorgunluktan öldü.
Çocuk Haçlılar, Marsilya`ya vardıklarında 7 bin kişi kalmışlardı. Çocuklar, Marsilya`da denizin ikiye ayrılmasını beklemeye başladılar. Ancak günler geçmesine rağmen deniz yarılmayınca, çocukların bir kısmı Stephan`ın kendilerini kandırdığını söyleyerek geri döndü. Stephan ve bin 400 çocuk, Hugh ve William isimli Hıristiyan tüccarların vaatlerine kanarak iki gemiyle Kudüs`e doğru yola çıktılar. Çocuklardan bir daha haber alınamadı. Bir rivayete göre gemiler, Marsilya Limanı`ndan ayrıldıktan kısa bir süre sonra Sardunya yakınlarında fırtınada batmıştı. Bir diğer rivayete göre de iki tüccar, çocukları köle pazarında satmıştı.
Fransız çocukların Haçlı seferi haberi Avrupa`nın her tarafına yayılmıştı. Nicholas adında bir çocuk Köln`de Stephan gibi hareket etmeye başladı. Nicholas, gökyüzünde şimşekten oluşmuş bir haç işareti görüp, bunun Kudüs için çağrı olduğuna inanmıştı. Nicholas da Stephan gibi kısa sürede etrafına 20 bin çocuk topladı. Nicholas`ın komutasındaki çocuklar güneye doğru yola koyuldular. Ağır kış şartları ve Alpler`in sarp yapısı yüzünden binlerce çocuk soğuktan donarak öldü. Binlerce çocuk da açlıktan hayatını kaybetti. Hayatta kalan çocuklar, Ağustos 1212`de Cenova`ya vardı. Çocuklar burada denizin ikiye ayrılmasını beklemeye başladılar fakat hayal kırıklığına uğradılar. Bazıları geri dönerken, bazıları Roma`ya doğru yola devam ettiler. Roma`da umduğunu bulamayan Nicholas yanındakilerle beraber Brindisi Limanı`na doğru yoluna devam etti. Ancak yolda çocuklardan bazıları liderlerine karşı çıkarak Nicholas`ın kendilerini kandırdığını söyleyip, kafileden ayrıldı. Birindisi`ye ulaşanlar kutsal topraklara gitmek için iki gemiye bindiler ama daha sonra kendilerinden bir daha haber alınamadı.