Kıssadan Hisse
Vücudun Antivirüs'ü olsa önce Kalp'ine yüklermiş,
Güvenlik Duvarı olsa önce Kalp'i korurmuş..
Çünkü bazı hackerlar insanı çökertmek için bu yolu denermiş, önce sadece basit bir iletişim kurar, birbirini yeni gören yabancı muhabbeti ederlermiş, temel iletişim adresleri verilip, ad-soyad-yaşanılan il öğrenilirmiş..
Reklam virüsleriyle ilk saldırı yapılırmış, bu virüsle, vücut yalnızken, düşünme halindeyken, sürekli olarak yeni pencere açıp, onun konuşması, o zamanki muhabbet gözünün önüne gelirmiş, hatırda kalması sağlanırmış...
İlk uzun,ciddi muhabbetle, vücutla-casus birbirlerini gördüklerinde, muhabbette derinlere inmeye başlandığında, trojen -truva atı- kelimelerin arasına saklanarak kalbe girer, çok gizli bir şekilde, yönetici moleküllerde, önceden komutlandırılmış görevleri yerine getirmeye başlarmış..
Beyinden, kalbin yavaş yavaş "onun" için atmasını sağlandığında, kişisel bilgiler paylaşılır, vücut hacker'ın ona verdiği bilgilerin doğruluğuna tartışmasız inanırmış..
Sebepsiz bir güçle ona bağlanırken Solucan'da kalp üzerinden hiçbir engele takılmadan beyine gelirmiş, burada, önce beyinciğe, sonra omurilik soğanına, omuriliğe ve beynin diğer bölümlerine yayılırken, ilk uyarı sinir sisteminde ortaya çıkarmış, çünkü duyu kontrolleri ilk hedefmiş, 2. hedef olan solunum sistemi akciğer ele geçirilerek yapılırmış.. Akciğer zaptedilirken, kalbe hiç dokunulmaz biraz daha tozpembe olarak "atması" sağlanırmış..
Aniden bir kaosa sürüklenen beyin, sızıntının nerden geldiğini araştırken, vücut hücreleri arasında ilk isyanlar başlarmış.. Öyleki vücudun hemen her yerinde çıkan isyanlara, makrofajlar ve trombositler yetişemez olmuşlar, sinir sistemi ele geçirildiğinden nöronlar, zaten çizgili kas hücrelerini denetimleri altına almışlar, son kalan beyin hücreleri de, kalp ve kontrolündeki kasların sorunsuz ve kendi hallerinde çalıştığını raporlamışlar..
Artık yer yer vücudun kontrolünü kaybetmeye başlayan, ve beyincikle de bağlantısı kopan beyin, son kalan gücüyle kalbi denetlemeye başlar ve düşmanın kalp üzerinden sızdığını, ancak uyuşturulmuş ve casus için atan kalbin hiçbir şeyden habersiz işlevine devam ettiğini görmüş..
Beyin kalbe müdahale etmiş ancak artık çok geçmiş...
Organizma için yapılacak bir şey kalmamıştır, hızla kendini eşleyen solucanlar, duyu organlarını ele geçirerek dışarıyla iletişime hakim olup organizmaya ciddi bir darbe vurmuştur. Artık hacker la Lan üzerinde doğrudan iletişim kuran solucanlar için işler daha kolaylaşmıştır, hızla tüm sistemleri ele geçiren virüsler, hafızadaki bütün bilgileri eşleyip, hücreleri köleleştirmiştir, ve tüm vücut sömürülmeye başlanmıştır, hacker yükselirken organizma alçalmış, casuslar güçlenirken organizmanın tüm kontrolü hacker'ın eline geçmiştir.. vücut artık son işlevlerinide kaybetmiş, beyinden, omurilikten, omurilik soğanından, beyincikten iletişimi kopan kalp artık sadece atmaktaymış...
Ve kalp uyandığında ise çok geçtir, akciğerden taze kan alamamakta, hemoglobindeki karbondioksitler temizlenmeden geri gelmektedir.. Oksijensiz kanla vücudu daha çok kirlettiğini anlayan kalp, beyinle iletişime geçmek ister ama, beyine giden yollar kapalıdır.. Enerji üretimi sıfıra yaklaşan kalp son gücüyle, "O"'ndan yardım ister..
Fakat etrafını kuşatan ve bir zamanlar kendi askerleri olan, trombositlerin hacker kontrolündeki solucanlara ait olduğunu anlayan kalp, işini bitirmiş ve anakaraya geri dönen reklam virüsünü ve trojanı görünce ne olduğunu o zaman anlar.. Ve tek çalışan organ olan kalp, hala inkar etse de "onun" hacker olduğunu yeni anlar ve vücutta sağ kalan tek vücut hücresi olan kalp hücreleri, az miktarda savaşçı ve kas hücreleri ile bir kaç dokuyla beraber an yakın düşman birliğine hücum eden son ATP'sini de ADP+P yapana kadar savaşan kalpte yorgun düşer ve hacker'ı, "O"nu içine "gömerek", işlevine son verir..
Kalan son sömürülecek birimleri de cansız ele geçiren casuslar, işgalciler burada daha birşey kalmadığını anlayınca, organizmadan kalanları saprofitlere havale edip Casus'un yanına giderler..
|