ABD Dost mu, Düşman mı?
Türk ordusuna muhtaç ABD şimdi de sözde ermeni soykırımını 24 Nisan"dan önce parlamentosundan geçirmeye çalışıyor.
15 Mart 2007 Perşembe 13:17
Türk ordusuna muhtaç ABD şimdi de sözde ermeni soykırımını 24 Nisan"dan önce parlamentosundan geçirmeye çalışıyor. İşte bu durumu gözler önüne sermek için Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkanı da Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezi"nde bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda gerçekleri gün yüzüne çıkaran bir konuşma yapan dernek başkanı Ferudun Çelenk, asıl soykırımın virüs şırınga ettiği battaniyelerle çiçek hastalığı yayarak Kızılderililerin kökünü kurutan, Ku-Klux-Klan adlı ırkçı örgütleriyle zenci yurttaşlarına kan kusturan, Afrika"da savunmasız Kunta-Kinte"lerine vahşi hayvan gibi avlayan ABD"nin yaptıkları olduğunu söyledi.
Toplantıya katılan bir Kore Gazisi de yaşadığı olayı anlatarak ABD"nin ikiyüzlü politikasına nasıl şahit olduğunu anlattı.
Yıl 25 Ocak 1951, Kore Savaşı. Yer Han Nehri. Piyade birliklerinde Topçu İleri Birlikte yer alan Emekli Albay Kemal Aklan, BM askeri geri çekilme planları yaptığı zamanda türk topçu ve piyade birlikleri cepheyi yararak ilerlemeye başladıklarını söyleyerek savaşın kaderini değiştirdiklerini belirtiyor. Yaşanan bu gelişmenin üzerine haberi alan ABD"li General Mc. Arthur “ benim ve Birleşmiş Milletler ordusunun iki defa şerefini kurtaran yiğitler yiğidi Türk Tugayını, Atatürk"ün çocuklarını görmeye geldim” diyerek birlikleri ziyarete geliyor. 25 Ocak 1951 yılında Kumyanjang-Ni zaferini kazanan Türk tugayını cephede ziyaret ederek kendisine verilen Türk bayrağını kendi evinde oluşturduğu "TÜRK KÖŞESİNE" koyacağını söylüyor. MC Artur Atatürk"ü ilk defa 1935 yılında tanıdığını ve Atatürk"ün verdiği hediyelerden evinde Türk köşesi kurduğunu belirtiyor.
İşte o zamanlar bu sözleri söyleyen ABD şimdi sözde Ermeni soykırımını yasalaştırmaya çalışıyor. Kore Gazisi Alkan da ABD"nin bu ikiyüzlü oyunu dikkat çekiyor. “Zamanında Türk Ordusunu kurtarıcı olarak gören ABD bu şekilde mi müttefikimiz ve stratejik ortağımız olacaktı ? “diye soruyor.