Kıraathane, (Osmanlıca: قرائت خانه, kırâathâne) kırâat (قرائت) Arapça'da "okumak" anlamına gelir. hâne (خانه) ise yer (ev), mekan demektir. Bu iki sözcüğün bileşimi olan bu bileşik sözcük "okuma yeri" anlamına gelir. Çay, kahve içilerek gazete, dergi, kitapların okunduğu yerlere verilen bu isim günümüz Türkiye'sinde kahvehane anlamında kullanılmaktadır.

Ve 1500 li yıllarda Osmanlıda ilk görülmüştür.Türk toplumunda zamanla yeri ve önemi artmış kıraathaneler eskiden meddah karagöz hacivat oyunları gibi farklı şehirlerden gelen gezgin,alim,din adamı,tiyatrocu,oyuncu gibi adamlar buralarda halka kendini ıspatlamaya çalişirlardı oyunlarını gösterirlerdi.

Ayrıca kahvelerdeki insanlar adeta sosyal ekonomist hukuk adamı maç analizcisi ve her konuda fikri olan adamlarla donatılmıştır.Kahvehanedeki her adamın her konuyla ilgili kesin inandığı bir bilgi vardır ve bunları herzaman konuşurlar

Genellikle Okey ve kağıt oyunları oynayıp çayına gazozuna vs şeylerle eğlence alırlar ve halkın merkezi haline gelmiştir.Mahallede kavga vs olumsuz veya bir yargı yapılcaksa önce bu mekandan çıkar dedikodular daha sonra mahalleye yayılır.Yaşlı amcalarıda atlamamak lazım okey oynarken kağıt oynarken adeta ortalığın küfür kirliliği haline gelebilir ve artık oyun esnasında o küfür karşının direncini kırma,onu güldürme,konsanstrasyon bozma gibi şeyler olabiliyor.
Her oyun bitişinden çaylar gelir kaybedenler hesabı öder.Türk toplumunda çok yaygın olan bu durum emekli olduktan sonra yaşlı insanların kalan günlerini doldurmak içinde iyi bir tercihtir.Bazen sigara dumanından 30 santim önündeki okey taşını atmış insanlar tanıyorum biliyorum Neyseki artık dumansız hava sahası çıktı.

Ayrıca tutumcu koşullarda kahvehaneye gitmek alışkanlıktır Baba gider oğlu gider.Çünkü erkeğin kadınsız gidebilceği tek yerdir.Her yere kadınlarla gitmekten sıkılmış olan erkekler yeter artık azcık kafa dinleyim die kahvehaneyi seçerler.Başka bir durum ise Osmanlıda Mahallenin ve Oranın Kabadayılarının Kabadayılık hikayelerini anlattığı yerdir küçük ilerde cengiz kabadayı olacak çoçuklar kucağa otutturulur ve hikayeler anlatılır.O günden bugüne Kahvehane erkek Adamların gözdesi olmuş ve Kahvehaneye gitmeyen erkek değilmiş gibi algılanmaktadır.

Saygılar.