MİLLİ Eğitim Bakanlığı’nın ilköğretim öğrencilerinin ufkunu açmak ve okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla 2005’te okullara tavsiye ettiği “100 Temel Eser”le ilgili skandalların sonu gelmiyor.

Küfre varan argo ifadelerin yer aldığı “100 Temel Eser” arasında, ilköğretim öğrencilerine tavsiye edilen Orhan Kemal’in “Eskici ve Oğulları (Eskici Dükkanı)” kitabında, “Ali’nin kafasından bacısı geçti. Daracık entarisini patlatıp çıkacağa benzeyen sımsıkı memeler, güçlü kalçalar” gibi, müstehcen ifadeler yer alıyor.

Cinsel sapkınlık

Üzerinde, “Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 100 Temel Eser kapsamında tavsiye edilmiştir” denilen kitapta yer alan ifadelere dikkat çeken Türk-Eğitim Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, “Öğrencilerin ahlak yapısını bozan, gencecik beyinlerin küfür haznesini genişletmekten başka bir işe yaramayan, hatta cinsel sapkınlıklara kadar varan metinlerle donatılmış olan bu kitap, Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimsizliği ve başı boşluğu sayesinde ders sıralarındaki yerini almıştır” dedi.

Genelge çıkarılmıştı

“Öğrencilere, küfürle mi Türkçe’nin doğru ve güzel kullanılması öğretiliyor” diyen Özcan, Hüseyin Çelik imzalı çıkan genelgeye dikkat çekti.

Genelgede, “100 eserin, öğretmenler rehberliğinde okunup, incelenmesi, öğrencilerde, sadece yaratılıştan gelen kabiliyetlerin gün yüzüne çıkmasına yardımcı olmayacak, bu metinler sayesinde öğrenciler, Türkçe’nin güzel, doğru ve etkili kullanılması becerisini kazanacaklar ve kelime hazinelerinin de önemli ölçüde zenginleştireceklerdir” denilmişti.

İçeriği küfür dolu

Okullardaki şiddet ve taciz olaylarına dikkat çeken Özcan “Porno skandallarının birbiri ardına yaşandığı bu dönemde, böyle bir kitabın öğrencilere tavsiye edilmesi hangi mantığın gereğidir? Çocuk gelişimin olumsuz etkileyecek metinlerle bezenmiş bu kitabın öğrencilere tavsiye edilmesindeki amaç nedir?” değerlendirmesinde bulundu. Özcan, “Bu kitap küfürler, hakaretler ve müstehcen ifadelerle dolu. Öyle ki bu kitapta 100’ün üzerinde ağza alınmayacak metin bulunmaktadır” dedi.


İşte yüz kızartan ifadeler


Ali’nin kafasından bacısı geçti. Daracık entarisini patlatıp çıkacağa benzeyen sımsıkı memeler, güçlü kalçalar... Başının bir hareketiyle düşündüklerinden kurtulmak istedi. Memeler, kalçalar, yabancının değil, bacısınındı. Düşünmesi bile günah... (Sayfa 140)


Hendeğin içinde kucağına oturtmuştu. Elini koltuk altından sokmuş, göğsünü kuvvetle tutup kendine çektikten sonra, dudağı dudağına yapışmıştı. Sıcacıktı dudakları, dili dişleri... (Sayfa 253)


Uzun uzun alt üst olurlardı, birbirlerinin olsalardı... (Sayfa 255)


Hafif hafif esen havayla savrulan etekler, ... iyi ama sübyancı değildi ki o! (Sayfa 283)


Yuvarlak kalçalarını büsbütün belirten kara donun içine sokulu mor benekli entarisi, entarisinin göğsünü sıkı sıkı geren memeleri... (Sayfa 326)


Ben ananı senin için aldım. Bana heye dersen ananı bırakır, seni alırım... (Sayfa 339)


Paranıza sokim dümbükler... (sayfa 8, Dipnot: Dümbük: Pezevenk)


İt oğlu it, kahpe dünya, kötü bir küfür kaçtı ne çıkarmış bundan... (Sayfa 106)


...Ben adamın Allah’ını, kitabını, yerini göğünü, küncüden ufağını... (Sayfa 106)


Karı kancığın tahtası... (Sayfa 110)


Kapıyı kız kardeşi Zeliha açtı. Ağabey mağabey ama, geçen yıla kadar pek göz doldurmayan kızın bu yıl birdenbire gelişiveren memeleri, anlam taşıyan bakışları dikkatten kaçmıyordu... (Sayfa 124)


Annesi kızına der gibi, “Kahpe, erimde gözün var. Yanaşmayınca bok atıyon! (Sayfa 339)


Ne de olsa babasıydı. Bir gün koynuna giriverse? Bağırsa bile... (Sayfa 340)


Tırnağına köpek sıçsın kahpe (Sayfa 92-93).