19 yaşındaki Alman Eva Uhlin son derece hareketli bir genç kızdı. Gribal enfeksiyon nedeniyle doktora gitti ve doktorlar ona hemen herkese verilen ilaçlardan verdi.

Eva Uhlin'in vücutu bu verilen ilaçlara reaksiyon gösterdi.Kısaca en şiddetli ilaç reaksiyonu olarak adlandırılan Lyell sendromu'na yakalanan genç kız kısa bir süre içerisindre tanınmaz hale geldi.

Bütün vücudu ağır bir yanık geçirmiş gibi tararan ve derisi kendiliğinden soyulan kız kanlar içerisinde kaldı.
Hastaneye kaldırılarak yanık servisinde tedavi altına alınan genç kız 4 hafta yoğun bakımda kaldıktan sonra düzelebildi. Geçirdiği bu ağır sorunun etkilerinin ve yara izlerini ömür boyu yaşasa da o hayatını kurtardığı için çok mutlu.Eva Uhlin hastalığın etkilediği gözleri için ömür boyu özel bir damla kullanacak. HABERVİTRİNİ/ÖZEL


LYELL SENDROMU (LS) NEDİR?



LS nadir bir hastalıktır. Fransa İtalya ve Almanya’da insidansının yılda milyonda 1-13 olduğu belirlenmiştir. Kadınlarda yaklaşık 2 kat fazla görülmektedir. Hastalık yeni doğan dönemi dahil üzere her yaşta görülebilmektedir. Ancak 40 yaştan sonra insidansı daha sıktır. Bazı hastalıklarda da LS gelişme riski artmıştır. Kemik iliği transplantasyonu yapılan olgularda SLE ve AIDS’de LS daha fazla görülmektedir.



Hastalığın nedeni tam olarak izah edilememiştir. Doku hasarının reaksiyonuna bağlı olduğu düşünülmektedir. Hastalık kimi yazarlarca en şiddetli ilaç reaksiyonu olarak kabul edilmektedir. Olguların % 5’inden azında ilaç kullanım öyküsü alınamamaktadır. Kalan olgularda ise ilaç veya ilaçlar belirlenebilmektedir. İlaç alımından 1-3 hafta sonra oluşur.





Hastalık; ateş öksürük boğaz ağrısı göz yanması gibi özgül olmayan belirtileriyle başlamakta 1-3 gün sonra deri ve mukoza lezyonları gelişmektedir. Yanıcı karakterde ve ağrılı olan ilk belirtiler yüz ve üst gövde bölümünde başlayan simetrik silik kenarlı ve ortası purpurik eritemli maküllerdir. Bunlar vücutta hızla yaygınlaşmaktadır.


Tedavi genellikle yoğun bakım ve yanık ünitelerinde yapılmaktadır. Epidermal ayrışmanın yaygınlığına göre acil sıvı replasmanı gerekmektedir. Nazogastrik beslenme ile protein kaybı hızla karşılanmaya çalışılmalıdır. Glikoregülasyon bozulduğu için İV insülin uygulamasına başlanmalıdır. Topikal antiseptiklerle (gümüş nitrat klorheksidin...) 35-38 C derecede banyolar yaptırılabilir. Hergün lezyonlu alanlardan kültür örnekleri alınmalıdır. Profilaktik sistemik antibiyoterapi önerilmemektedir. Lambalarla veya yatakların ısıtılmasıyla hastanın bulunduğu ortam ısısı 30-32 C derecede tutulmaya çalışılmalıdır.