ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ
VE
BEDEN DİLİ KULLANIMI
EĞİTİM NOTLARI
(türeved eğitim danışmanlığı)
1. İLETİŞİM KAVRAMI
• İletişim Kavramı; bilgi ve anlayışın bir bireyden diğerine geçirilmesi sürecidir ve temel olarak insanlar arasında bir anlam köprüsüdür. Diğer bir ifadeyle anlaşılabilir mesajların alınması ve yollanması sanatıdır.
• İletişim; bir bireyin veya bir grubun davranışlarını etkilemek amacıyla uyarıcı bir öğenin karşı tarafa ulaştırılmasını sağlayan bir süreçtir.
I. İLETİŞİM SÜRECİ
Gürültü(Engel)
GÖNDERİCİ
Fikir+ Kodlama+Mesaj
Mesajın İletilmesi KANAL
ALICI
Alma+ Kod Çözümü+ Anlama
Geri Bildirim
A ) GÖNDERİCİ:
Bir fikrini,düşüncesini, gereksinimlerini iletmek isteyen kişi, kurum, kurumlar veya kişilerdir.
Simge; kararlaştırılmış belli bir anlamı olan resim, harf gibi işaretlerdir.
a ) Dil: Bir grup insan tarafından anlamları genel kabul görmüş kelimeler kullanıldığında bu grupta ortak bir dil oluşmaktadır.
b ) Resimler: Sözlü iletişimde yardımcı olmak ve onu açıklamak için kullanılır.
c ) Eylem ( Sözsüz İletişim):Yapılan hareketlerin karşındakiler tarafından yorumlanması sonucunda oluşan iletişimdir.
B ) KANAL : gönderici ile alıcı arasındaki bağdır. Beş duyu organı gibi fiziksel, telefon, telsiz gibi mekanik kanallardan oluşur.
C ) ALICI:Gönderilen mesajı kullanabilir hale getiren kişi, kurum veya kişilerdir.
D ) GERİ BİLDİRİM: Alıcı mesajın kodlarını çözdükten sonra veya yorumladıktan sonra bir gönderici durumuna dönüşür. Geri bildirim, göndericinin kendi mesajının alınıp alınmadığını ve doğru bir şekilde yorumlanıp yorumlanmadığını öğrenmesini sağlar. Olumlu veya olumsuz olabilir.
E ) GÜRÜLTÜ: Tüm iletişim sürecini saran ve mesajın doğruluğunu ve güvenilirliğini azaltan her şey iletişimde gürültü veya engel olarak anılır.
II . İLETİŞİM YÖNETİMİ
İLETİŞİM;duygu düşünce ve bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılmasıdır. Bu sürecin amacı 'anlaşılmaktır' Doğru bir şekilde anlaşılmak istiyorsanız ....;
1. Başlangıç çok önemlidir. İlk karşılaşılan kişilerle iletişimlerin
ilk dakikasına büyük önem verilmelidir. İlk izlenim tekrarlanamaz. Değişmesi zor izler bırakır. Tanıdığımız kişilerle kurduğumuz ilişkilerde atılan ilk adım, alınan tavır çok önemlidir.
2. İletişim bir bilgi alışverişi değildir. Verilen duygu ve davranışın oluşturduğu farklı bir bütündür. İletişimin duygu boyutu çok önem taşır.
3. İletişim kişiye değil kişiyle yapılır. Paylaşım ve karşılıklı iletişimi gerektirir.
4. İletişim sözlü ve sözsüz olarak iletişim işaretleriyle bir bütündür. İletişim sözel olmayan öğeleri beden dili ve ses tonudur. Beden dili ve ses tonu kişinin tarzını, tavrını ve söylenenin algılanış biçimini belirler.
İletişimin amacına ulaşabilmek için kendimize şu soruyu sormalıyız.
Ne söylemek istiyorum?
Ne zaman söylersem karşımdakinin iletişim kanalları açık olur.
Nerede hangi ortamda iletişimi başlatsam yerinde olur.
“ Yaşlandıkça insanların söylediklerine daha az önem veriyorum, sadece yaptıklarını izliyorum.”
Andrew Camegie
İletişimin Analizi
Yapılan araştırmalara göre duygu ve davranışlarımızı yönlendiren kişiliğimiz üç bölümden oluşmaktadır.
1 . İçimizdeki Çocuk
2. Anne ve Baba
3. Yetişkin Benlik
III. ETKİLİ BİR İLETİŞİM YÖNETİMİNİN AŞAMALARI
Daha İyi Bir İletişim Kurmak İçin;
Çevremizdeki insanların hangi benliği kullandığını bulmayı denemeliyiz
Paralel iletişimler kurmaya çalışmalı, karşımızdaki kişi ile aynı benlik düzeyinde konuşmalıyız.
Çapraz iletişimlerin farkında olmalıyız. Zaman zaman kişi beklediğiniz tepkinin dışında bir tepki verebilir. İletişim benlik düzeyleri farklılaşabilir.
Siz bunun farkında olursanız kendinizi değişen duruma göre ayarlayabilirsiniz.
Örtülü iletişim ile veya aynı anda birden çok benlik halini içeren bir mesaj ile karşılaştığınızda, uygun benlik düzeyini kullanabilmek için beden dilinden yaralanabilirsiniz.
TRANSAKSİYONEL İLETİŞİM
Transaksiyonel iletişim analizine göre, kişi kendisi ve çevresinin psikolojik durumunu, geçmişte yaşananların etkisiyle dört farklı tutum içersinde değerlendirir ve bu değerlendirmeyi davranışlara yansıtır.
Bunlar ;
1. İyi değilim – İyisin
Çocukluk yaşantılarımızdan bugüne taşıdığımız başkalarına bağımlı, pasif, yönlendirilen yapımızın günlük yaşantımıza yansımasıdır. Bu kişiler kendilerini önemsiz, güçsüz ve dışlanmış hissederler.
2. İyi Değilim _ İyi Değilsin
Bu kişiler çevresindeki herkesi kendileri gibi görürler. Ümitsizdirler, hayat enerjilerini kaybetmişlerdir.
3. İyiyim – İyi Değilsin
Bu kişiler daha önceki kötü yaşantılarının etkisi altında davranışlar geliştirirler, çevrelerindeki bütün insanları kötü olarak değerlendirirler ve genellikle onları suçlar, eleştirir ve aşağılarlar.
4. İyiyim – İyisin
İlk üç tutum geçmişten gelen alışkanlıklarla bilinçsizce sergilenir ve duygulardan oluşur.
“İyiyim – iyisin” tutumunu ise düşünce ve inançlar yönlendirir.
İlk üç tutumu benimseyen kişiler “ Neden ?”
diye sorarlarken bu tutumu benimsemeyenler,
“ Neden olmasın?”
yaklaşımını sergilerler.
Sorun Kimde ?
(Durumdan memnun olmayan kim?)
Sorun onda Yöntem : etkin dinleme ve empati
Sorun yok Yöntem: İlişki geliştirme alanı
Sorun bende Yöntem: Ben mesajı
Yaşantımızın en kıymetli zamanını ‘ Sorun yok “ alanında geçiririz. Sorunun bizde yada karşımızdaki kişide olduğu durumlarda ise ilişkimizi geliştirebilme şansımız sadece etkin
iletişim becerisi ile mümkündür.
Yaşanan durumda sorunu olan, problemi yaşayan, durumun değişmesini isteyen kimdir?
Bu sorunun cevabının bulunması, iletişim becerisinin kazanılmasında
birinci adımdır.
Durumun değişmesini isteyen karşımdaki kişi ise; etkin dinleyici olmak
Durumun değişmesini isteyen ben isem ;etkin konuşmak ve ben mesajlarını vermek gerekir.
ETKİN DİNLEME
1. Dinlerim
2. Pasif olmayı kabul ederim.
3. Karşımdakine yardım etmek isterim.
4.Danışman rolünü benimserim.
5. Karşımdakinin duygularını ifade etmesini sağlayarak rahatlatmak isterim.
6. Karşımdakinin kendi çözümünü bulmasına yardımcı olmak isterim.
7. Öncelikle karşımdakinin ihtiyaçlarıyla ilgilenirim.
ETKİN DİNLEYİCİNİN TEMEL ÖZELLİKLERİ
Söylenenlere ilgi gösterir.
Gerçek sorunun ne olduğunu duyana kadar yargıda bulunmaz.
Konuştuğu kişi ile göz teması kurar.
Söylenenleri anlayıp anlamadığını kontrol eder.
Sırasını bekler, anladığını düşündüğünün hemen üstüne atılmaz.
Etkin Dinlemede
1. Sözlü olarak yapılması gerekenler.
Karşımızdakinin söylediğinden ne anladığımızı bir cümleyle tekrarlamak
Yakaladığımızdan emin olursak, karşımızdakinin şikayeti , huzursuzluğu veya içinde bulunduğu durumla ilgili duygusunu dile getirmek.
Etkin Dinlemede
1. Sözsüz olarak yapılması gerekenler:
Karşınızdaki kişiyle doğrudan göz teması kurmak ve dinlerken sadece karşımızdaki kişinin yüzüne bakmak.
Uygun aralıklarla “ anlıyorum “ “evet” anlamında baş sallamak.
Karşımızdakinin sözünü kesmeyecek biçimde
“Evet , anlıyorum” demek.
Etkin Dinleme İle Kazanılanlar:
• Kişiler yargılanmadıkları için başlangıçta söylemeyi düşündüklerinden daha fazlasını söylerler.
• Kendileri ile ilgili temelde yatan esas sorunun farkına varabilirler.
• Yaşanmış ve bitmiş bir olay ile ilgili çözümsüzlüğü kabullenirler.
• “Anlaşıldım “ duygusunu yaşar, karşılarındaki kişiye olumlu duygular beslerler.
• Amaçlarını aşan bir şey söylediklerinde, bunu fark edip kendilerini düzenleyebilirler.
• Karşılarındaki kişiyi dinlemeye ve anlamaya hazır hale getirirler.
YANLIŞ DİNLEME TÜRLERİ
Görünüşte dinleme
Seçerek dinleme
Saplantılı dinleme
Savunucu dinleme
Tuzak kurucu dinleme
Yüzeysel dinleme
İYİ BİR DİNLEYİCİ OLMAK İÇİN TEMEL İLKELER
• Susun
• Konuşanı rahatlatın
• Dinlemek istediğinizi gösterin
• Dikkat dağıtıcı öğeleri uzaklaştırın
• Karşınızdaki kişiye empati gösterin
• Zaman tanıyın
• Öfke ve olumsuz duygularınızı kontrol edin
• Soru sorun
• Yargılayıcı olmayın
Sorun BEN' de ise uygulanacak yöntem
Ben mesajı
1. Konuşurum
2. Aktif olurum
3. Karşımdakini etkilemek isterim
4. Kendi duygumu ifade ederek kendimi rahatlatmak isterim
5. Kendime çözüm yolu ararım
6. Çözümümden memnun olmak isterim