Bilişim dünyasında, “Bilgisayar güvenliği konusunda danışılması gereken insan” ve “dâhi” olarak bilinen, müzisyen de olan Bülent Tigin (30), 250 kiloluk ağırlığından kurtulmak için midesine kelepçe taktırdığı ameliyattan çıktıktan üç gün sonra hayatını kaybetti.

Uyarı

Görmek için lütfen buradan üye olunuz.

BÜLENT TİGİN VEFAT ETTİ

BİLİŞİM DÜNYASI YASTA / WEB TV

Prof. Mustafa Taşkın’ın önerisiyle, 19 Ocak’ta, özel bir hastanede Bülent Tigin’in midesine kelepçe takıldı.

Anne doktoru suçladı

Operasyon sonrası sancı ve ağrıları başlayan Tigin, 24 Ocak günü saat 08.20’de Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Tigin, burada yaşamını yitirdi.

Bülent Tigin’in cenazesi Karacaahmet Mezarlığı Şakirin Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından, Kilyos Mezarlığı’na defnedildi. Bülent Tigin’in annesi Betül Tirgin, ameliyatı yapan Prof. Dr. Mustafa Taşkın’ı suçladı. Prof. Taşkın ise, “Tüm çabalar hastanın özel şartlarından dolayı işe yaramadı. Biz yardım amaçlı yaptık, uğraştık elimizden geleni yaptık ama başaramadık” dedi.

‘Evladımı elimden aldı’

BETÜL Tigin, oğlunun ameliyat süreciyle ilgili şöyle konuştu:
“Ameliyat sonrasında Bülent’in gaz şikayetleri başlayınca müdahalede bulunuldu. Testler yapıldı ve doktor her şeyin normal olduğunu söyledi. Üçüncü gün Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne sevk edildiğini öğrendim. Durumu çok ciddiydi. Prof. Dr. Mustafa Taşkın’ı aradığımda telefonu kapattı. Bu ameliyat için 10 bin Euro aldı. Görür gözüm, tutar elim bir evladım vardı, onu da elimden aldı. Oğlumun cenazesini almaya gittiğimizde, yetkililer doktorun nereye koyduğunu bilmediklerini söyleyerek raporları teslim etmediler. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ameliyat edilmiş gösterilmiş. Hukuk yoluna başvuracağız.”

Prof. Taşkın: Çabaladık olmadı

AMELİYATI yapan Prof. Dr. Mustafa Taşkın da şunları söyledi: “Ameliyattan sonraki iki gün normal seyretti. Gaz ağrısı dışında bir sıkıntısı yoktu. 22 Ocak’ta ani göğüs ağrısı ve nefes almada zorlanınca yeniden bütün tetkikleri yapıldı. Ancak hasta çok şişmandı ve hiçbir alete sığmıyordu. Bu yüzden ailesinden izin alarak, Cerrahpaşa’da Özel Servis’e yatırıldı. Türkiye’deki mevcut teknolojide bu kilodaki bir insanı görüntülemek mümkün değil. Tüm çabalar hastanın özel şartlarından dolayı işe yaramadı. Biz yardım amaçlı yaptık, uğraştık, elimizden geleni yaptık ama başaramadık. Yargı yoluna gidebilirler. Hasta yakınının yüzüne telefon kapatmadım. Ameliyat parası için de muhatap ben değilim hastane.”

Alıntıdır.