Barutun Yapisi Ve ÇeŞİtler
Ateşli silahlarda çeşitli ateşleme araçlarıyla tutuşturulması durumunda oluşturduğu gazların itme gücüyle merminin atılmasını yada herhangi bir aracın fırlatılmasını sağlayan yanıcı katı madde. Savaş malzemesi olarak yanıcı özelliğinden ötürü batıda olduğu kadar doğuda da ilk yüzyıllardan buyana kullanılıyordu. En saf biçimiyle karbonu, hidrojeni bol ve yanıcı bir mineral olan neft, tam dokunma olmadan da ateşi kendisine çekebilme özelliğine sahiptir. Yağ kükürt v.b gibi başka maddelerle karıştırılması sonucu “RUM ATEŞİ” diye bilinen daha da yanıcı ve kalıcı bir özelliğe bürünen neft insanlara, gemilere ve ağaçtan yapılmış çeşitli kuşatma araçlarına karşı kullanılan sıvı biçimindeki yanıcı maddenin özünü oluşturur. 1230’a doğru güherçilenin kullanılmasından sonra, neft yeni değerler kazandı. 12.yy’dan bu yana Çinliler güherçilenin itici özelliğini bulmuş ve onu savaş fişeği kullanmak için kullanmışlardı. İranlıların ve daha sonra Arapların bu konuda Çin ve Hint’ten etkilendikleri sanılmaktadır. Güherçile önce havai fişekler için kullanılan ve neft adını alan ve hâlâ koruyan itici barutla karıştırıldı. Kısa bir süre sonra aynı ad top barutuna geçti. Arapçada güherçileli top barutuna önceleri “dawa” (ilaç, tüfek ilacı) 1924’den sonra da “midfa” dendi. Farsçada “darû” ile eşanlamlı olan bu terim Türkçede Arabistan’ın güneyindeki Umman ve Aden’de olduğu gibi barut olarak kullanıldı. Sonra da Farsçaya ve Balkan dillerine geçti. Genellikle güherçile, kömür ve kükürtten oluşan bu bileşim karbarut olarak da bilinmektedir.
|