Hastalık Hastalığı
Hastalık Hastalığı
Çevrenizde şüphesiz en küçük hastalık belirtisinde bile son derece titizlenen, önlem alan, korkan, endişe eden insanları tanımışsınızdır.. Bunlar için örneğin nezle sadece nezle değildir, her aksırık ölümün bir habercisi olabilir. İşte "hastalık hastalığı" hakkında merak edilenler;
Tıpta hastalık hastalığına "hipokondriyazis", hastalık hastasına ise "hipokondriyak" denir. Hipokondriyaklar sürekli hastalıklarından bahseder, kimi görseler hallerinden yakınır, ağlar, sızlarlar. Kimseyle tatlı tatlı sohbet edemez, konuyu hemen hastalığa getirirler. Karınları ağrır, Göğüsleri yanar, beyinleri uyuşur, ayakları tutmaz, nefesleri daralır, bezeleri şişer. Kötümser ve kaygılıdırlar. Yapılmadık tetkik, gidilmedik doktor bırakmamışlardır. Her uzmandan 'sağlamsın' güvencesini aldıkları halde, yine de vücutlarında teşhisi konulamayan ciddi bir hastalık olduğu düşüncesinden kurtulamazlar.
Hipokondriyakların sağlık konusundaki evhamları normal insanlarınkiyle kıyaslanmayacak kadar abartılı bir durumdadır. Öyle ki tek hobileri tıptır ve sürekli bu konuda okurlar, hatta doktorlara bile bilgiçlik taslarlar. Gazetelerdeki sağlık köşeleri, ilaç prospektüsleri en çok ilgi duydukları yazılardır. Bu tür hastaların durumları takıntı hastalarınınkinden daha ciddidir. Çünkü takıntı hastaları psikolojik sorunları olduğunu kabul eder ve psikiyatriye gitmeyi de kabul ederler. Ama hipokondriyaklara göre sorun kafada değil bedendedir. Dolayısıyla hipokondriyak hastalar çoğu kez psikiyatrik tedaviye direnç gösterirler. Zorlanma etmenlerinin azaltılması ve kronik hastalarla baş etme üzerinde odaklaşan bir yaklaşımı benimseyebilirler. Bozukluk genellikle yinelemeli bir gidiş gösterir. Aylarca yada yıllarca devam eden belirtilerin arasına genellikle eşit uzunlukta sessiz evreler girer. Belirtilerin alevlenmeleri ile, çevresel olaylar arasında açık bir ilişki bulunabilir. Uygun bir tedavi ile hastaların üçte biri ile yarısında önemli ölçüde düzelmenin gerçekleştirdiği tahmin edilmektedir.
Tedavide kolaylaştırıcı etmenler şunlardır:
- Hastanın sosyoekonomik düzeyinin yüksek oluşu
- Anksiyete (bunaltı) ve depresyonun tedaviye yanıt vermesi
- Belirtilerin aniden başlamış olması
- Kişilik bozukluğunun ya da eşlik eden fiziksel bir bozukluğun bulunmamasıdır.
|