Adımız Mehmet
Şemdinli dağlarında güneş
Çocuk kadar cılız ve benim kadar yorgun
Yaz günlerimin yaramaz çocuğu
Bu sana verdiğim son selam
Karları koynunda eritip
Baharlarda Fırat’ı emziren süt anam
Alnımdaki soğuk teri silemeden
Neden son yolculuğumu çaresiz seyredişin
Harran ovasının susuzluğuyla çatlayan dudaklarım
Diz kapağımda parlayan kurşun
Şimdi hücre tavanından daha yakın gökyüzü
Elimde tuttuğum yaram olmasa
Hilallere yıldız toplardım geceler boyu
Dokuz ışıklı al kanatlı sancağım
Hilal’li yıldızlar yar olsun sana
Adımız Mehmet, yaşımız yirmi
Hür dolaş göklerde, düşünme beni
Bendeki bu taze kan volkanlar gibi
Güneş bile solduramaz rengini
Ah kır çiçekleri
Nerde annemin ağzındaki gülsuyu kokan dualar
Çocukluğumu hatırladım yirmi yıl sonra
Arkadaşlarımla kartopu oynadığım okul bahçesine sor
Kardan adam yapamıyorum belki
Kanıma beyaz kardan ay yıldızlar işledim anne
Güneş bile utancından yüzünü çevirdi
|